Gülme Estetiği ve Analizi

Boyun, anatomik alan olarak önde ve üstte mandibula (çene kemiği) ile başlayıp, aşağıda klavikula (köprücük kemiği) arasında uzanan ve yanlarda enseye doğru trapezius kasının kenarına kadar olan alanı tanımlamaktadır. Aşağıda resimde boynun önemli anatomik alanları işaretlenmiştir: A; çene, B; alt çene kemiği (mandibula) ve kenarı, C; gonoidal köşe, mandibulanın bu noktada yaptığı köşe, D; sternocleidomastoid kası ile mandibula arasında belirginleşen oluk, E; sternocleidomastoid kas, F; belirgin cervicomental açı, G; tiroid kıkırdağının belirgin yapısı, H; submandibular gland - çene altı tükrük bezinin bulunduğu alan. Mandibulanın yüzün alt kısmında yaptığı kenar “jawline” olarak tanımlanır. Jawline, belirgin estetik görselliği ile erkek ve kadında istenen bir estetik güzellik ve çekicilik özelliğidir. Çenenin hemen altında normalde “submental fold” olarak tanımladığımız bir katlantı bulunmaktadır. Bu katlantı, kilo fazlalığı ve yaşlanma sürecinde artmakta ve aşağıya doğru sarkmaktadır.

Boynun Anatomik Alanları ve Açılar

Boyunun estetik görselliğinde çenenin yüzdeki ideal yerleşimi son derece önemlidir. İdeal çene için burun uzunluğunun tam ortası ile üst-alt dudak vermilion kenarını birleştiren doğruya burun-dudak-çene doğrusu (NLCP) denilmektedir. Çene, bu doğrunun 3 mm gerisinde olmalıdır. Çenenin bu doğruya göre önde ya da çok geride olması, boyun estetiğini etkilemektedir.

Boyun estetiğinde “cervicomental açı” önemlidir. Bu açının belirlenmesinde menton yani çenenin en alt noktası ile hyoid kıkırdağı birleştiren bir hat çizilir. Hyoid kıkırdaktan sternal notch'a bir hat daha çizilir. Bunların birleşimi “cervicomental açıyı” oluşturur. İdeali 90-105 derecedir. Bu açıyı hyoid kıkırdak belirlemektedir. Hyoid kıkırdağı normal anatomik yerleşiminde boyun omurgalarından C3-4 kemik hizasındadır. Bunun üstünde ve civarında olması, boynun ideal cervicomental açılı ve mandibulanın alt kenarının keskin görünmesine neden olmakta; bu da estetik bir boyun görünümünde son derece önemlidir. Bunun altında olması, boyunun katlantılı ve açısız durmasına ve mandibula sınırının silinmesine neden olmaktadır.
Boynun Anatomik Alanları ve Açılar

Boyun Derisi

Boyun derisi, diğer vücut bölgelerine göre ince bir epidermis ve dermise sahiptir. Cildin hasarlanması sonrası iyileşmesi, hasarın onarımı cildin yapısında bulunan deri ekleri olan kıl, yağ ve ter bezlerinin hücre yoğunluğuna ve fibroblastlara bağlıdır. Boyun cildine bakıldığında, boyunda deri eklerinin yüze göre daha az olduğunu ve boynun anatomik alanlarına göre değişimler gösterdiğini görmekteyiz. Çalışmalarda boyun derisinin üst, orta ve alt olarak bölümlerle değerlendirilmesi ve uygulamaların buna göre yapılması gerektiği gösterilmiştir. Deri ekleri boynun üst, orta ve alt bölümlerinde sırasıyla 115 mm, 75 mm ve 70 mm derinliktedir. Bu nedenle, özellikle boyun derisine hasar veren ablatif uygulamalarda bu derinlikler göz önüne alınmalıdır. Boyunda en üstteki ilk enlemesine çizgi üstünde kalan alan, üst boyun bölgesidir. Bu alanda yüzde uygulanan ablatif uygulama parametreleri geçerlidir. Boyun orta ve alt bölümlerine ise üst boyunda seçilen parametrelerin %40 daha azı seçilmelidir. Boyunda uygun lazer parametreleri seçilmediğinde, yara iyileşme süreci uzamakta ve sonrasında komplikasyon gelişebilmektedir.



Boyun Derisi

Boyun cilt altı yağ dokuları 

Boyunda deri altı yağ dokusu 3 katman olarak değerlendirilebilir.

  • Deri ile platysmal kas arasındaki yağ dokusu, yüzeysel ya da supraplatysmal yağ dokusudur. Derinin hemen altındaki ve platysma kasının üstündeki yağ dokusu, vücut ve uyluk bölgesi yağ dokusuna göre daha az, ince ve fibröz bir doku içermektedir. Boyunda bu yağ tabakası, doğal görünümde yaklaşık 3 mm kalınlığında olmalıdır.

  • Platysmal kas ile anterior digastrik kas arasındaki yağ dokusu, orta ya da subplatysmal yağ dokusudur. Bu yağ dokusunun genetik ya da yaşla artması, “double chin” ya da çene altı gıdık olarak tanımlanmakta ve cervicomental açının kaybolmasına neden olmaktadır.

  • Digastrik kasın ve submandibular glandın altındaki yağ dokusu, ancak boyunda yağ dokusunun aşırı birikimi ve aşağı sarkmasından kaynaklanan olumsuz estetik görüntüden platysma kasının üst ve alt yağ dokusunun sorumlu olduğunun muayene ile anlaşılması oldukça zordur. Bu durumlarda US kullanılabilmektedir.

Boyun kası, Platysmal Kas

Platysma kası, yüzün estetik anatomisinde en önemli parçası olan SMAS'ın bir parçasını oluşturmaktadır. Bu kasın ön kısmı, pektoralis ve deltoid kasları üzerinde fasyadan başlamakta, klavikula üzerinde önde devam ederek yukarı doğru uzanmakta ve alt çene kemiğinin kenarlarına kemik zarına (periosta) tutunmaktadır. Platysma kasının arka parçası ise yüzün alt kısımlarına, depressor anguli oris, mentalis, risorius ve orbicularis oris kaslarına kadar uzanmakta, ağız köşesini oluşturmakta ve bu kaslara ince kas demetleri vermektedir.
Boyun Platysma Kası

Platysma kasının sağ ve sol kısımları, ön aşağı kısımdan yukarı uzanması sırasında orta hatta % 60-70 oranında çaprazlaşmaktadır. % 10 oranında bazı kişilerde bu çaprazlaşma olmamaktadır. Özellikle boyun bantları ya da platysma bantları olarak tanımladığımız yapıların gelişiminde bu özellik son derece önemlidir. Platysmal bantlar, bu kasın zamanla gerginliğini kaybetmesinden kaynaklanmakta ve boyun ön ve yanlarında görülmektedir. Çaprazlaşma olmayan kişilerde platysmal bantlar ortada, hatta iki tane ve geniş (2 cm'den geniş) olarak görülmektedir. Diğer grupta da platysmal bantlar bulunmaktadır; ancak bunlar daha dardır (2 cm'den dar).
boyun anatomisi 06 

Platysma kasından çıkan yoğun fibröz bantlar, üzerindeki deriye bağlanmaktadır. Bu nedenle, üzerindeki deriyi fazlasıyla etkilemektedir. Platysma kasının yapısı, diğer yüz kaslarıyla karıştığı için bu kasa yapılacak uygulamalarda yüz estetiği de önem taşımaktadır. Örneğin, platysmanın arkaya doğru çekilmesi, öndeki kas grubunu da etkilemektedir. Platysma, risorius kasına karıştığı için gülme sırasında düzensizlik yapmaktadır. Platysmanın boyun ön kısmındaki bölümü estetik cerrahide gereksiz yere fazla kesildiğinde, önde desteklediği submandibular yağ dokusu ve tükrük bezleri pitozise uğramakta; bu da boyun altında bu yapıların estetik olarak görünür hale gelmesine yol açmaktadır. Platysma kası, ağız köşesinde bulunan modilusun ağız köşesinin aşağı hareketinden sorumludur. Ayrıca, platysma kasının yan kısımları, yüzün yan kısmının aşağı hareketini sağlamaktadır. Platysma kasının uygun tonusu, boynun genç görünümünü sağlamaktadır. Yaşlanma ile tonusunu kaybetmesi, hatta yer yer atrofiye uğraması boynun gevşemesine neden olmaktadır.

Boyunda Tükrük Bezleri

Çene altında sağ ve sol 2 adet submandibular tükrük bezini görmekteyiz. Bunlar 3-5 cm x 1-2 cm büyüklüğündedir. Normalde mandibulanın gölgesi, çene altı tükürük bezinin bulunduğu alanı gölgeleyerek bezin görünmesini engellemektedir. Bazı durumlarda bu bez çok belirgin olabilir.

Boyun dokularını sabitleyen retaning ligamentler, bağlar

Boyun dokularını bir arada tutan tanımlanmış 6 adet retanining ligament bulunmaktadır. 

  • Mastoid-cutaneous ligament; masseter kasından deriye uzanan retaining ligamentler.
  • Platysma-auricular/earlobe ligament; kulak memesi hizasında platysmal kasa uzanan retaining ligamentler.
  • Lateral sternocleidomastoid (SCM)-cutaneous ligament; sternocleidomastoid kasından üzerindeki cilde uzanan retaining ligamentler.
  • Submental ligament; çene altında bulunan ligamentler.
  • Mandibular osteocutaneous ligament; jawline hattında mandibular kemik alt sınırı ile cilt arasında uzanmaktadır ve ağız köşesine kadar devam ederek önde marionette katlantısının ön kenarını belirler.
  • Platysma-mandibular ligament; platysmal kas ile mandibula arasında uzanan ligamentler; bu ligamentler jowl deformitesinin derinliğini belirlemektedir.

 


Boyunda Deri Altı Diğer YapılarBoyunda Deri Altı Diğer Yapılar

Yandaki resimde cilt altı derin ve önemli yapılar görülmektedir. A; sternocleidomastoid kası, B digastrik kası, C mylohyoid kası, D anterior jugular ven E external jugular ven; F internal jugular ven; G hyoid kırkırdağı, H tiroid kıkırdağı I; internal jugular ven


yol tarifi

dermatoloji randevu
dermatoloji doktor cevapliyor

Adres: Esentepe Mah. Cevizli D 100 Güney Yanyol Lapishan 25/2 Soğanlık, Kartal / İSTANBUL
GSM: 0532 624 21 27
Bu sitedeki bilgiler doktor ya da eczacıya danışmanın yerine geçmez. Sitedeki bilgi, yorum ve görüntüler kişileri bilgilendirme amaçlı olup, tanı ve tedaviye yönlendirme amaçlı değildir.



© 2020 Hakan Buzoğlu. All Rights Reserved.
ByFlash Web Agency