- Gösterim: 12097
Cildimizin yapısında avuç içi, ayak tabanı ve dudaklar dışında, foliküler ünite olarak tanımlanan özel yapıların içerisinde kıllar bulunmaktadır. Kıllar, saçlı deride olduğu gibi kalın, pigmentli terminal kıllar ya da ince, açık renkli vellus (ayva tüyü) formunda bulunur. Kıl foliküllerinin gelişimi anne rahminde 8. haftada başlar; 22. haftada ise bütün kıl foliküllerinin gelişim süreci tamamlanır. Doğum sonrasında vücutta toplam 5 milyon kıl folikülü bulunur. Kıl folikülünün 1 milyonu baş-boyun bölgesinde olup, bunun da 100-150 bin kadarı saçlı deridedir. Saç gövdesi, folikül yapılarının dermal papillasında bulunan melanositlerden oluşan matris hücreleri tarafından üretilir. Bu hücrelerin farklılaşarak dermal papilladan yukarı doğru hareketi, saçın korteksinde ara filamentlerin ve proteinlerin yapımına katkıda bulunmaktadır. Folikül, dermal papilada bulunan kan damarlarından aldığı dolaşım desteği ile yaşamsal döngüsünü ve fizyolojisini sürdürmektedir.
Her saç folikülünün kendine özgü bir yaşam süresi ve bu süre boyunca diğer foliküllerden bağımsız bir yaşam döngüsü vardır. Folikül, bir yaşam döngüsünde yılda yaklaşık 10 cm olacak şekilde saç gövdesini büyütür; sonra büyüme durur ve saç gövdesi dökülürken folikül yeni saç gövdesi üretimine başlar. Sağlıklı bir saç folikülü, yaşam boyunca 10-20 kez bu döngüyü yaşar. Her bir saç folikülünün ortalama yaşam süresinin 85 yıl olduğu düşünülmektedir. Folikülün yaşam döngüsünün uzunlukları, yaşa, beslenme düzenine, hormonal faktörlere, mevsime, psikolojik ve patolojik süreçlere göre değişmektedir. Bu fizyolojik düzen, kıl folikül kökünde dermal papilla tarafından biyolojik saatle düzenlenir. Düzenleme, hormonlar, nöropeptidler, büyüme faktörleri ve ara medyatörlerin kontrolü altındadır. Saç folikülleri saçlı deride farklı anatomik alanlarda ve aynı anatomik alanda kendi içlerinde ayrı bir büyüme evresi gösterirler. Örneğin, 1 cm² saçlı derideki saç foliküllerine bakıldığında, büyük kısmının büyüme evresinde olduğu, diğerlerinin bekleme ve dökülme evrelerinde olduğu görülmektedir. Kulak arkasındaki saçların büyüme evresi, diğer saç alanlarına göre 6 kat daha kısadır.
Foliküller, bir yaşam döngüsünü birbirini takip eden evrelerden geçerek sürdürürler.
- Anajen evresi; saç folikülünden saç gövdesinin üretildiği, folikülün en aktif olduğu büyüme evresidir. En uzun evredir ve 3-6 yıl sürmektedir. Saç dökülmesi olmayan insanlarda saçlı derideki foliküllerin %86'sından fazlası bu evrededir. Vücutta kıl foliküllerinin anajen evre süreleri değişmektedir. Örneğin, bacaklarda 19-26 hafta, kollarda 6-12 hafta ve sakalda 4-14 hafta gibi.
- Katajen evresi; aktif büyümenin durduğu bir geçiş evresidir. En kısa evredir ve 2-3 hafta sürmektedir. Saç dökülmesi olmayan insanlarda saçlı deride foliküllerin %1-2'si bu evrededir. Saç folikülünde hem yapısal hem de fizyolojik değişimler olmaktadır. Folliküler matris yukarı çekilmekte ve bulge seviyesine kadar gerilemektedir. Normalde folliküler matris dermal papilla ile aynı seviyede, deride 2-4 mm derinlikte iken 0.25-0.5 mm derinliğe gerilemektedir. Kılların anajen evreden katajen evreye girmesi travma, kimyasallar ve endojen hormonlar (ACTH ve 17β-estradiol gibi) ile olabilmektedir.
- Telojen evresi, dinlenme ve bekleme evresidir. Saçlı deride foliküllerin %13-14'ü bu evrede yer alır ve 30-90 gün sürer. Kılların aktif büyümesi tamamen durmuştur ve foliküler matris, kıl gövdesi ile birlikte tam olarak yukarı çekilmiştir. Ancak dermal papilladan gelen bağlar saç gövdesini tuttuğu için saçlar dökülmez. Foliküler matrisin yukarı tam göçüne bağlı olarak melanogenezisin durması nedeniyle telojen saçların kök yapıları pigmentsizdir (buna “Club” denir). Saçlı deride saçların yaklaşık %10'u bu evrede olduğu için günde 50-100 saçın dökülmesi, fizyolojik dökülme olarak kabul edilir (saçlı deride 100.000 folikül sayısından).
- Ekzojen evresi (teloptosis) evresi; saç gövdesinin atıldığı ve saçların döküldüğü evredir. Aslında foliküllerin telojen evreden anajen evreye girerken saçların atıldığı evredir. Foliküller yeni anajen evreye girmekte ve tekrar döngü başlamaktadır. Bu evrede folikül dermal papilla eski derinliğine göç ederken yeni saç gövdesi yapımı başlamıştır.
- Kenojen evresi; bazı saç foliküllerinde telojen evre sonunda folikülde yeni anajen saç olmayabilir. Bu evreye kenojen evresi denilmektedir. Kenojen evresi daha çok androjenetik alopesi ile görülmektedir.
Sağlıklı bir saçlı deride saç foliküllerinin anagen-telogen oranı yaklaşık olarak 14:1 ila 12:1'dir. Saç büyüme döngüsünde anagenden telogene ve telogenden anagene geçişi etkileyebilecek faktörler, bu oranları değiştirerek saç dökülmesine, alopesiye ya da saç dökülmesinde iyileşmeye neden olacaktır. Anagen-telogen oranının azaldığı, saç foliküllerinin hızla anagenden telogene geçtiği saç dökülmelerine alopesi areata (saç kıran), androgenetik alopesi (kadın ve erkek tipi saç dökülmesi) ve telogen effluvium (diffüz alopesi) örnek verilebilir. Bunlar arasında en sık olarak diffüz alopesi görülürken, bunu androgenetik alopesi ve alopesi areata takip etmektedir. Alopesi areatada 6:4 veya 5:5'lik bir anagen-telogen oranı ifade edilirken, bazı alopesi areata durumlarında telogen oranı anageni aşabilir. Anagen-telogen oranı androgenetik alopesi de yaklaşık 5:1'e ve telogen effluviumda 8:1'e düşmektedir. Bu nedenle, saç dökülmelerini temelde anagen ve telogen arasındaki dengesizlik olarak tanımlayabiliriz. Çeşitli faktörler anagen-telogen geçişini artırarak saç dökülmesini yoğunlaştırırken, bazı faktörler ve tedaviler telogen-anagen geçişini artırarak dökülmenin normal olmasını ve saçların büyümesini desteklemektedir.
Saç folikülleri, iltihaplanma, hormonlar, stres, beslenme yetersizliği, düşük uyku kalitesi ve hücre bölünmesini engelleyen ilaçlar dahil olmak üzere çeşitli faktörler nedeniyle anagen döneminden telogen dönemine hızla geçmektedir. Tersine, saçlı deride artan kan akışı, saç folikülünün doğrudan uyarılması ve büyüme faktörleri, telogenden anagene geçişi ve ardından saç büyümesine neden olabilmektedir.