Boyun, yüzün alt komşuluğundan dekolte bölgesi ile birlikte gövde üst bölüme kadar uzanan önemli estetik alanlardan birisidir. Genel vücut yaşlanmasına ek olarak, güneş ışığı (görünür, ultraviyole ve kızılötesi), sigara ve hava kirliliği gibi dışsal faktörler, bireylere özgü etnik cilt özellikleriyle birlikte doğrudan etkileri nedeniyle boyunda yaşlanmaya neden olmaktadır. Bunlara ek olarak, kemiklerde, bağlarda, yağ yastıkçıklarında, kaslarda ve ciltte yaşa bağlı yapısal değişiklikler boyunda yaşlı görünüme katkıda bulunmaktadır. Boyun bölgesi, yüz gibi yaşlanmanın tüm değişimlerinin kolay görülebildiği estetik alanlara mükemmel bir örnektir. Boyunda yaşlanma sürecinde kırışıklar, lekeler ve elastik olmayan sarkık cilt değişiklikleri ortaya çıkarken, çene altında gıdı oluşumu, boyunda platismal bantlar ve yatay çizgiler (Venüs halkaları), boyun hacminde artış ve/veya çene hattında silinmeye neden olur. Yaşlanmanın bu tüm yapısal belirtileri boyunda çok kolay görülebilmekte ve kişiyi estetik olarak rahatsız etmektedir. Boyunun istenmeyen estetik değişimleri aslında yaşlanmadan bağımsız çok daha erken yaşlarda ortaya çıkabilmektedir. Boyunun estetik problemleri, yapısını oluşturan yüzeysel kas-fasya yapısı olan superficial musculoaponeurotic system (SMAS) ile ilişkilidir. Bu yapıyı oluşturan platysmal kas, boyunda yüzün alt ve orta kısımlarına kadar uzanmaktadır. Bu nedenle, boyun ve yüzde gelişen tüm olumsuzluklar birbirlerini olumsuz etkilemektedir.

Birçok boyun gençleştirme yönteminin kullanıldığını görmekteyiz; cerrahi girişimler, botoks, dermal dolgular, lazerler, radyofrekans ve mikrofokus ultrason gibi. Bunlarda ortak amaç boyunda SMAS'ın gerginliğinin tekrar sağlanmasıdır. Son yıllarda minimal cerrahi olmayan boyun gençleştirme uygulaması olarak iplikle boyun askılama-germe uygulamaları kullanılmaya başlandı. İplik askı uygulamaları, uygun hastalarda yüz orta ve alt kısmında iplikle yüz germe ile birlikte yapıldığında boyunda estetik sonuçları daha mükemmel olmaktadır.

Boyunda iplikler askı uygulamalarında birçok özel cerrahi iplik kullanılmaktadır; polidioksanon (PDO; mono, vida ve dikenli) iplikler, silüet iplikler (klasik silüet iplikler ve silüet soft iplikler), Spring tread, Apthos thread ya da Elastic thread gibi.

Boyun iplik uygulamalarında bu iplikler ile birlikte pratik kullanımı için sıklıkla iki ucunda yeterli uzunlukta iğneler bulunan (Jano Needle®) özel sistemler kullanılmaktadır.

Boyunda platismal bantlarda etkinliğin arttırılması için botulinum toksini uygulamaları sonrası iplerle boyun gençleştirme uygulamaları yapılabilmektedir. Boyunda kullanım amacına dönük olarak kısa (90 mm'den kısa) polidioksanon (PDO) içeren mono, vida ve dikenli iplikler ve uzun (90 mm'den uzun) çift yönlü konileri olan polilaktik asit (PLLA) ipleri kullanılmaktadır.

Boyunda sadece cilt dokusunda iyileştirme sağlanması, boyunun gençleştirilmesi istendiğinde; mikro dolaşımın ve kolajen içeriğinin iyileştirilmesi, cilt dokusu ve hafif kırışıklıkların düzeltilmesi için kısa monofilament veya vidalı PDO iplikler kullanılmaktadır. Çene altında gıdı (çift çene) oluşumunda hacim azalması hedeflendiğinde lipolize yardımcı olmak ve cildi sıkılaştırmak için hamak tarzında, çapraz tarama tekniğiyle monofilament PDO iplikleri kullanılmaktadır. Böylece boyunda çene altında servikomental açı yeniden sağlanmaktadır.

Yaşlanma süreci, fazla kilo ya da yapısal olarak çene altında aşırı yağ birikimi ve deri elastikiyetinin azalması çene altında boyuna doğru sarkmalara neden olmaktadır. Double chin ya da gıdı olarak tanımlanan bu estetik problem bazen yağ birikimi olmaksızın da ortaya çıkmaktadır. Bu problemlerde iplikler ile yapılan boyun germe-asma uygulamaları başarılı estetik sonuçları ile yapılabilmektedir.

Boyunda ciltte sarkma ve şiddetli kırışıklıklar hedeflendiğinde, boyunda yatay düzlemde daha fazla gerginlik sağlanması için PDO içeren çift yönlü dikenli iplikler kullanılmaktadır. PDO iplerine kıyasla 6 aylık, 18 aylık daha uzun bir yarı ömre sahip olan PLLA içeren iplikler tercih edilebilir. Boyunda uzun düz ya da dikenli ipliklerin kullanılarak yapılan boyun gençleştirmelerinde hastaya göre belirlenen birçok teknik kullanılmaktadır.

• İplikler, boyun orta hattı giriş noktası olacak şekilde boyun boyunca, kulak alt kısmında SCM (sternocleidomastoid) kasının ön kısmında deriden çıkacak şekilde yerleştirilmektedir. Hastanın klinik değerlendirilmesine göre 1 ya da 1,5-2 cm aralıklarla iplikler yerleştirilmektedir. İplikler bu kası geçtiğinde, boyun hareketlerinde hasta hafif gerginlik hissedebilmektedir. İplikler, hasta boynunu hafif öne eğdiği pozisyonda yapılmaktadır. Bu teknik uygulama U şeklinde ya da boyuna ve jowl line içine alacak şekilde iplikler farklı teknikler ile uygulanabilmektedir.

 

• Hasta ayakta ya da otururken, baş, rahat ve karşı bakışta boyun, mandibula-alt çene kemiği ve yüzün alt kısmı estetik olarak değerlendirilerek uygulama alanı cerrahi şaretleme kalemi ile aşağıdaki resimde olduğu gibi işaretlenir. İşaretlemeye ilk olarak kulak memesi arkasından başlanır. Sonra kulak önünde pretragal alan, mandibula köşesi ve boyun orta hattı şeklinde devam edilir. Bu noktalar yine aşağıdaki gibi A, B, C, D ve E şeklinde çizgilerle birleştirilir.

İşaretleme sonrası bu alan antiseptik solüsyonlar ile silinerek uygulamaya hazırlanmakta. Genel anestezi, sedasyon anestezisi ya da sıklıkla lokal anestezi altında yapılmaktadır. Uygulama alanı steril edildikten sonra lokal anestezikler yukarıda gösterilen nokta ve çizgiler boyunca uygulanmakta. Kulak memesi arkasına 1-2 cm uzunluğunda cerrahi kesi yapılarak bu alanda bulunan tympanoparotid fasyaya ulaşılmakta. Sonra özel makas ile deri altından yukarıdaki resimde kesik çizgiler ile gösterilen alandaki deri, altta tympanoparotid fasyadan ayrılmakta. Boyun orta hattına da 0.5 cm bir kesi yapılmakta. Jano needle® iğnesi kulak memesi arkasındaki kesiden kulak ön kısmındaki noktaya kadar çizilen hat boyunca elastik iplikle geçirilir (A hattı boyunca). Jano iğne kulak önünde derine çıkarılır ancak iğne deriden tam çıkarılmadan kulak önünde tympanoparotid fasya içerisinden mandibula köşesine iplikle geçilerek bu noktadan deriden çıkılır (B hattı boyunca). Jano iğne deriden çıkarılmadan mandibula alt kenarı boyunca deride uygun derinlikte öne çene altında orta hattaki kesi alanına iplikle geçilir (C hattı boyunca). Orta hatta Jano iğnesi deriden tam çıkarılmadan geri dönülerek C hattına paralel ancak bunun 0.5 cm altında paralel D hattı boyunca iplikle geçilir. Sonra Jano iğne ve iplik E hattı boyunca geçilerek kulak memesi arkasındaki ilk kesi alanına ulaşılır. Aynı uygulama diğer boyun kısmına uygulanır, sadece orta hatta diğer tarafın ipliği ile çaprazlaştırılır. En son sol ve sağ kulak memesi arkasında iplikler çekilerek boyunun gerilmesi ve dokuların yukarıya kaldırılması sağlanarak buradaki fasyaya dikiş ile sabitlenir. Böylece sadece kulak memesi arkasında küçük kesiler ve görünmeyen deri altı iplikler ile boyunun minimal invaziv bir işlemle gerilmesi sağlanmaktadır. En son olarak simetri ve yeterli germenin sağlandığı belirlendikten sonra kulak memesi arkasındaki kesi dikişler ile kapatılmakta. Boyuna özel giysi ya da elastik bandajla uygulanır. Son yıllarda fraksiyonel CO2 lazer, botulinum toksin uygulaması, gıdı ve boyuna yapılan liposakşın uygulamaları ile kombine edildiğinde uygun hastalarda yüksek estetik iyi sonuçlar alınmakta.

 

• Boyunda hafif problemleri olan ya da genç hastalarda uygulanan bir diğer yöntem aşağıdaki resimde gösterilmiştir. Burada ilk uygulamaya göre daha basit bir iplik uygulaması yapılmaktadır. Resimde gösterilen 1, 2 ve 3 noktalarına lokal anestezi yapılarak alanın sterilizasyonu yapıldıktan sonra ilk iplik 1-2 arasında, ikinci iplik 1-3 arasında yerleştirilir ve 1 noktasında iplikler mastoid kemik üzerindeki fasyaya sabitlenir. Böylece 1 noktasında boyun platysma ve SMSA gerilmiş olur.

Boyun iplik uygulamaları sonrası beklenen şişlik ve ödem için buz torbaları ile soğuk kompres uygulanması istenmektedir. Boyun iplik uygulamalarında beş gün sistemik antibiyotiklerin kullanılması istenmektedir. Hastaların 48 saat boyunca ağızlarını geniş açmamaları, boyunda gerilme yapacak hareketlerden uzak durmaları, bir hafta boyunca sigara içmemeleri ve ağır egzersiz yapmamaları istenmektedir.