Günümüzün hızla değişen sosyo-kültürel değerleri, her yaş grubundaki kadın ve erkeklerde genç ve dinamik görünüme sahip olma isteğini ve buna bağlı olarak estetik işlem taleplerini artırmıştır. Bununla birlikte, estetik uygulamalardan beklentiler de hızla değişmektedir. Hastalar, uygulamaların hızlı bir şekilde yapılabilir olmasını, estetik sonuçların uzun sürmesini, güvenilir ve modern olmalarını, uygulama sonrasında iş ve günlük yaşama çabuk dönülebilecek kadar yan etkilerin az olmasını istemektedir. Bu amaçla "Ameliyatsız Yüz Estetik İşlemleri" olarak tanımlanan yöntemler geliştirilmiştir. Yüz gençleştirme ve yeniden şekillendirmede kullanılan bu yöntemler, güvenli ve minimal doku hasarına yol açan prosedürlerdir: Botox, dolgu, PRP, kök hücre enjeksiyonları, yağ transferleri ve lazer uygulamaları gibi.

Özel cerrahi iplikler ve teknikler ile yüzdeki dokuların normal anatomik alanlarına çekilmesi, asılması, gerilmesi ile yüzün yeniden şekillendirilmesini hedefleyen tüm uygulamalar “iple yüz gençleştirme, iple ameliyatsız yüz germe, iplikler ile yüz asma” olarak tanımlanır. Bu uygulamaların ameliyathane ve hastane yatış koşulları gerektirmeksizin, uygun sterilizasyon koşullarında, deri kesilmeden ve dikilmeden sadece lokal anestezi ile yapılıyor olması, hastanın bilincinin açık olması nedeniyle uygulama ve sonuçlarını bir ayna ile görebilmesi, böylece hastanın doktorla uygulamanın her aşamasında değerlendirmeye katılması özel bir durum sağlamaktadır. Bu nedenle son yıllarda yüz, burun, kulak ve boyun gibi özel estetik alanlarda, basen ve göğüsler gibi vücut alanlarında geniş bir klinik uygulama alanı bulmuştur.

Uygulamada kullanılan iplikler hakkında bilgi vermeye başlamadan önce önemli birkaç noktayı hatırlatalım. Bu uygulamalar, cerrahi endikasyonu konulmuş estetik cerrahi uzmanı tarafından yapılması gereken operasyonların kesinlikle bir alternatifi değildir. İkincisi, iplikler klinik ve bilimsel çalışmaları yapılarak güvenlikleri kanıtlanmış, lisanslandırılmış ve sağlık onayları alınmış ürünler olmalıdır. Bu iplikler, uygun hastalara, uygun teknikler kullanılarak ve yeterli koşullarda uzman doktorlar tarafından uygulanmalıdır.

İple yüz gençleştirme uygulamaları yerine birçok popüler ismin kullanıldığını görmekteyiz: sosyal medya ve magazinsel tanımlar ile "Örümcek Ağı", "Fransız Askısı", "V lift", "Bebek Yüz Askısı", "Ameliyatsız yüz germe", "sonsuzluk askısı", "kukla askısı", "doğal iplik askısı" gibi onlarcası. Bu isimler, uygulamada kullanılan ipliklerin ticari isimleridir. Burada önemli olan, yaptırmak istediğiniz ipliğin ticari ismi değil, ipliğin hangi materyalden yapıldığı, biyolojik güvenliği ve fiziksel özellikleridir. İpliklerin bu özellikleri, ipliğin kalıcılık süresini, uygulama metodunu, hangi ipliğin yüzün hangi anatomik bölgesine uygulanabileceğini ve klinik-estetik sonuçlarını belirler. Son yıllarda çok sık duymaya başladığımız iplik uygulamaları aslında yeni bir yöntem değil. Estetik cerrahide yüz ve boyun germe uygulamaları sırasında sarkan dokular dikiş iplikleri ile yukarıya askılanmakta idi. 2006 ve öncesinde yüz asimetrisi ve yüz feçlerinde cerrahi bir ameliyat yapılmaksızın bu ipliklerin kullanıldığını görmekteyiz. Son yıllarda Güney Kore'de popüler bir uygulama olarak kullanılmaya başladı ve ipliklerdeki teknolojik gelişmeler bu uygulamaların tekrar popüler olmasını sağladı. Başlangıçta 2-4 ay kadar kalabilen iplikler yerine 4-6 yıl kalabilen iplikler kullanılmaya başlandı. Bu uygulamalarda kullanılan ipliklerin fiziksel yapıları ve kimyasal içerikleri farklı gibi görünse de temelde eskiden beri ameliyatlarda kullanılan dikiş iplikleri ile aynıdır. İplik uygulamaları medikal literatürde “Thread lift”, “Meso threads lift”, “Lead Fine Lift” olarak tanımlanmakta. Uygulama sonrasında çeneden başlayan V şeklinde yüzde estetik ve genç bir görünüm ifadesi verdiği için V lift iplikleri olarak tanımlanmaktadır.

Thread Lift ya da V Lift Uygulaması

Yüz ya da vücutta iplik askı uygulamalarında kullanılan iplikler öncelikle ikiye ayrılarak tanımlanmaktadır.

  • Erimeyen, kalıcı iplikler; bunlar dokuda reaksiyon oluşturmadan ömür boyu kalabilmektedir. Kalıcı ipliklerin fiziksel-mekanik özellikleri nedeniyle yüz dokularını yukarı kaldırma, asma ve germe güçleri daha fazladır. Kalıcı iplikler, materyal içeriklerine ve fiziksel özelliklerine göre alt gruplara ayrılmaktadır.

plik-aski-sistemlerinde-iplik-turleri.jpg

    • İpliğin dış fiziksel yüzeyinde çıkıntıların ve mini kancaların bulunduğu iplikler; barbed, çentikli, kılçıklı ipliklerdir. Bu fiziksel yapılar, ipliklerin dokularının sıkı tutulmasını ve yukarı askılamanın daha etkin olmasını sağlamaktadır. Ancak bu özellikler, ipliklerin yerleşimi sırasında dokuda minimal de olsa bir hasar yaratabileceği anlamına gelmektedir. İpliklerin yüzeyindeki çıkıntılar mini kabartılar şeklindeyse, bunlar agresif olmayan (non-agresif) iplikler olarak tanımlanır. Kabartılar kancalar ve kılçıklar şeklindeyse agresif iplikler olarak tanımlanmaktadır. Kancaların iplik yüzeyinde tek sıra ya da 360 derece dağılım gösterecek şekilde dizilebilirler. Ayrıca tek yönlü ya da çift yönlü bir dağılım gösterebilirler. Bu gruptaki ipliklere örnekler olarak "Dinamik askı, Spring thread, Fransız askısı, dış yüzeyi polydioxanone ile kaplı olan polipropilen iplikler ve Aptos thread" verilebilir.

Barbed-iplik-yapisi.jpg

    • İpliğin dış fiziksel yüzeyinde çıkıntıların ve mini kancaların bulunmadığı düz iplikler; non-barbed thread, smooth thread, kukla yüz germe, loop thread ve elastik lift uygulaması olarak tanımlanmaktadır. Bu iplikler düz olmaları ve agresif olmamaları nedeniyle uygulanması ve istendiğinde kolay çıkarılabilmeleri nedeniyle tercih edilmektedir. Ayrıca, bu iplikler fiziksel özellikleri ile yüzde daha derin dokulara yerleştirilebilme avantajı da sunmaktadır. Bu gruptaki ipliklere örnekler olarak "Polipropilen loop thread, Elaticum lift, Puped Thread ve Aptos thread" verilebilir.

  • Eriyebilen, kalıcı olmayan iplikler; bunlar dokuda reaksiyon oluşturmadan bir süre kaldıktan sonra tamamen erimektedirler. Bu süre içerisinde ipliklerin fiziksel-mekanik özellikleri nedeniyle uygulandıkları dokularda yukarı kaldırma, asma ve germe güçleri devam etmektedir. Eriyebilen iplikler, materyal içeriklerine ve fiziksel özelliklerine göre alt gruplara ayrılmaktadır.
    • İpliğin dış fiziksel yüzeyinin düz olmadığı, yüzeyinde çıkıntıların, mini kancaların, kılcıkların ve özel yapıların olduğu eriyebilir iplikler, kancaların iplik yüzeyinde tek sıra ya da 360 derece dağılımı gösterecek şekilde dizilebilirler. Ayrıca tek yönlü ya da çift yönlü bir dağılım gösterebilirler.
    • İpliğin dış fiziksel yüzeyinin düz olduğu eriyebilir iplikler, bunlar örümcek ağı olarak bilinen ipliklerdir. Bu ipliklerin dokuları yukarı kaldırma, asma ve germe güçleri oldukça azdır. Daha çok uygulama alanında volüm vermek ve dokuda yeni kolajen sentezinin uyarılması için kullanılmaktadır. Tekli, çoklu, düz ya da spiral şeklinde üretilmiştir.

Eriyebilir iplikler, üretimlerinde kullanılan materyal yapılarına göre dört grupta tanımlanmaktadır. İlki, PDO olarak kısaltılan polidioxanone yapılmış ipliklerdir. İkinci eriyebilen iplik, PLLA olarak kısaltılan polilaktik asit ile yapılmış ipliklerdir. PLLA iplikleri uygulandığında erime süresine kadar yüzde germe etkisinin devam etmesi, ancak bu süre içerisinde deride yeni kolajen sentezini uyararak doku yenilenmesini sağlamasıdır. PLLA içeren ipliklerin en popüleri Silhouette Soft ipliklerdir. Bu iplikler PLLA yapısında olup, dış yüzeylerinde glikol laktid (PLGA) yapılmış koni şeklinde çıkıntılar bulunmaktadır. Üçüncü eriyebilen iplikler, PCL olarak kısaltılan polikaprolakton iplikleridir. PCL iplikler, PLLA ipliklerle benzer etkiye sahiptir. Dördüncü eriyebilen iplikler, PLLA + PCL ya da PLLA + PCL + hyaluronik asit içeren kompleks ipliklerdir. Bu iplikler içerisinde en yaygın kullanılanları Apthos thread ürünleridir. Eriyebilir ipliklerde kalıcılık süreleri içeriklerine göre değişkenlik göstermektedir. PDO ipliklerde bu süre 2-4 ay, PLLA, PCL ve HA ipliklerin kalıcılığı ise sırasıyla 12 ay ile 18-24 ay arasındadır. Bu sürelerin sonunda iplikler erir, ancak dokuda yeni kolajen ile sıkılık etkileşimi devam eder. İplik askı sistemlerinde kullanılan iplikler hakkında daha detaylı bilgi için...

Kullanılan iplikler PDO-Polydioxanone maddesi içermektedir. İplikler dokuya uygulandıktan 2-3 ay sonra gerginlik etkilerini %50 kaybetmekte, PDO tamamen su ve karbonik asite dönüşmektedir. 6-8 ay sonra ise tamamen dokudan kaybolmaktadır. Dokuda biyolojik etkisi ile oluşan yeni destek dokusu ise 18-24 ay kalmaktadır. İpliklerin tekli-düz (Monoflament), çift ya da çok sayıda sarmallı (Tornado), vida şeklinde (Screw) ve Aptos ipliklerde olduğu gibi dışında kancaları olanları (Cog) bulunmaktadır. Bu iplikler özel çok ince iğneler içerisine yerleştirilmiştir. İplikler istenilen dokuya bu iğneler ile yerleştirilmektedir. İpliklerin ve iğnelerin farklı uzunlukta formları bulunmaktadır.

iplik-yuz-germe-asma-2a.jpg

Bu yöntemde yüz ya da vücutta sarkmış alanların gerginleştirilmesi ve yukarı kaldırılması ile yeniden konturların verilmesi hedeflenmektedir. Kullanılan ipliklerin zamanla tamamen erimesi ve vücuttan tamamen atılması en önemli özellikleridir ve bunlar bu özellikleri nedeniyle biyolojik uyumlu eriyebilen iplikler olarak tanımlanmaktadır. 2 yıl kadar kalıcı sonuçlar verdikleri bilinmektedir. Derinin dermis sonrası kemik üstü fasyaya kadar tüm alt katlarına uygulanabilmektedir.

Deri altına özel ince iğneler ile bu ipliklerin uygulanması sonrası iplikler çevresinde yeni destek dokusu oluşmaktadır. Buda iplikler kaybolsa bile etkinin daha uzun sürmesine neden olmaktadır.

Deri altına özel ince iğneler ile bu ipliklerin uygulanması sonrası iplikler çevresinde yeni destek dokusu oluşmaktadır. Bu da iplikler kaybolsa bile etkinin daha uzun sürmesine neden olmaktadır. Deride kaldıkları süre içerisinde dermiste fibroblastik aktivite atışı ile yeni kollajen yapımını sağlamaktadır; bu da deri tonusu ve direncinde artışa neden olmakta, yeni doku oluşumu ile gözeneklerde küçülme sağlamakta ve deride yeni damar yapılarının gelişimini uyarmaktadır. Yüz ya da vücut uygulamalarında kas içerisine uygulandığında kasın kan dolaşımını etkilemediği gözlenmiştir. Uygulama kas eksenleri boyunca yapılmışsa botulinum toksin benzeri etki göstermekte, bu kası yumuşatarak rahatlatmaktadır. Eğer kası güçlendirmek ve üzerindeki dokuları kaldırmak istiyorsak, kas ekseni boyunca uygulamalıyız.Yağ dokusu içerisine uygulandığında lipoliz yaptığı yönünde çalışmalar bulunmaktadır.

İplikler özel uzunluklarda ve çok ince iğnelerle cilt altına kolay ve hızlı uygulanmaktadır. Uygulama sırasında ağrı oldukça azdır. Uygulama alanında ilk olarak uygulama planı işaretlenmektedir.

iplik-yuz-germe-asma.jpg

 

PDO iplikler cilt altı yağ dokusunda fibrozise neden olarak dokuda büzülmeye (kontraksiyona) neden olmaktadır. Cilt altına çok sayıda iplik konulduğunda (deri altı yağ dokusunda farklı seviyelerde ya da aralıklı) dokuyu birbirlerine doğru kontrakte etmektedir. Yüz ya da vücutta doku sarkmalarının olduğu alanlara uygulandıklarında sarkmaların azaltılması amaçlanmaktadır.

PDO ipliklerin cilt altında dkular ile temas yüzeyinin arttırılması için çoklu iplikler yada spiral formda olanları kullanılmaktadır. 

 

Bu iplikler yüzde uygulama alanına göre farklı teknikler ile kullanılmaktadır. Örneğin, alt çene kemik sınırında - jawline kullanılırken, aşağıdaki temsili resimde olduğu gibi jawline boyunca yerleştirilmektedir.

Yanak alt ve üst kısmında sepet örgüsü şeklinde yada şakaklarda spiral fromları kullanılmaktadır.

 

Bunlar ilk jenerasyon PDO ipliklerdi. Ancak klinik çalışmalarda bunların beklenen estetik sonuçları yeteri kadar karşılamadığı gösterildi. Sonrasında yeni jenerasyon iplikler geliştirildi. Bunlar yine PDO yapısında, ancak ipliklerin dış kısmında kancalar ve kılçıklar (cog) bulunmaktadır. Bu kılçıklar iplik üzerinde yerleşimine göre tek yönlü, iki yönlü ve zigzag formundadır. Bu kılçıkların deri altında yağ dokusuna ve çevre dokulara sabitlenerek yüzün anatomik yapılarının kaldırılması amaçlandı. Ancak bu ipliklerin yüz gibi dinamik bir yapıda fiziksel özelliklerini (kanca ve kılçıklarını) fazla koruyamadıkları, lift etkisini sağlamalarının zor olduğu ve yetersiz kaldıkları gözlenmiştir. 


Sonrasında lift etkisini daha fazla artırmak için ip üzerinde iki yönlü kancalı, "Bi-directional Cog" kullanılmaya başlandı. Bu iplikler yine kanüller ile deri altına yerleştirilmektedir. İpliğin alt kısmı dokuda lift etkisi alanını oluştururken, üst kısım ise dokulara ipliğin sabitlenme-fiksasyon alanını oluşturmakta. Aşağıdaki temsili resimde olduğu gibi, ipliğin ortasında kancaların olmadığı fiziksel alan üzerindeki dokuda hafif bir bulging-tümseklenme yapabilmektedir. Genel olarak iki yönlü kancalı iplik kullanımlarında istenmeyen bir durum olmakla birlikte, elmacık kemiklerinin daha dolgunluğu istendiğinde bu amaçla kullanılabilmektedir.

Tüm iplikler cilt altına ucu sivri yada künt kanüller ile yerleştirilmektedir. 

 

Thread lift mikroiğneleme, PRP, lazer, botoks ve dolgular ile kombine edilebilmektedir. Uygulamadan 1 gün önce ya da 1 saat önce hastaya antibiyotik ve antihistamin verilmektedir. Hastanın uygulama yapılacak alanının fotoğrafları alınmaktadır. Mono yani düz ve kısa ipliklerde uygulama derinin yüzeyine yapıldığı için alanın lokal anestezik kremler ile uyuşturulması yeterli olmaktadır. Bu amaçla 45-60 dakika öncesinde lokal anestezik kremler uygulanır. Ancak eğer cog-kancalı olanlar ya da 90 mm'den uzun iplikler kullanılacaksa, uygulama alanı anestezik iğneler ile bölgesel uyuşturma uygulanır. Uygulama yapılacak alan, deri elastikiyeti ve anatomik yapılar ile değerlendirilmektedir. Uygulama planı, deri üzerinde özel cerrahi kalemler ile çizilmektedir. Hangi tür thread kullanılacağına, bunların uzunluklarına ve uygulama derinliğine karar verilmektedir. Uygulama alanı antiseptik solüsyonlar ile steril edilmektedir. İğnelerin ve ipliklerin uzunlukları 24 mm ile 90 mm arasında değişmektedir. Uygulama alanına göre bu uzunluklar seçilmektedir. Örneğin, göz altına kısa ancak boyuna daha uzun iplikler tercih edilmektedir. Kancalı iplikler 3/0 kalınlığındadır ve 50 mm, 60 mm uzunluklarda kullanılmaktadır. PDO ipliklerin uzunluklarına, uygulama planı ve alanlarına göre farklı protokoller kullanılmaktadır.

 

Kısa uzunlukta iplikler 

Bunlar 90 mm kısa PDO içeren ipliklerdir. İplikler fiziksel olarak düz yada kancalı, vida yada spiral fromlarda olabilirler. Uygulama alanında minimum iplik kullanımı hedeflenmelidir. Deri elastikiyeti fazla ya da aşırı deri altı yağ dokusu var ise daha fazla iplik tercih edilmelidir.

 

Yüz alt kısmına kısa uzunlukta iplik uygulaması

Aşağıdaki resimde gösterildiği gibi, yüzün sağ ve sol ön alt kısmına 5-10 adet düz ya da vida şeklinde iplikler deri altına, dermis seviyesine yerleştirilmektedir. Eğer bu alanda deri altı yağ dokusu fazla ise, lipoliz amaçlı bu iplikler deri altı yağ dokusu içerisine de yerleştirilmektedir. İplikler, ağız köşesinde aşağıya inen Marionette çizgisinin 1 cm gerisinden yukarıya doğru yerleştirilmektedir.

İlk iplikler yerleştirildikten sonra aşağıdaki resimde görüldüğü gibi 4-6 adet kancalı(cog) iplik zygomatik kemiğin 1 cm altından ve kulağın 1.5 cm ön A noktasından aşağıya doğru deri altında SMAS boyunca yelpaze şeklinde yerleştirilmektedir.

Kancalı iplikler yerleştirildikten sonra aşağıdaki resimde görüldüğü gibi ilk iki katman ile bir balık ağı gibi örgü-mesh oluşturacak şekilde yeşil ve sarı ile gösterilen farklı yönlerde her bir alana 2-5 adet düz ya da vida iplikler yerleştirilmektedir.

Yüz orta kısmına, yanaklara kısa uzunlukta iplik uygulaması

Aşağıdaki resimde gösterildiği gibi 4 ya da 6 adet cog A noktasından yüzün sağ ve soluna zygomatik alanda nasolabial folda doğru deri altında SMAS boyunca yelpaze şeklinde yerleştirilmektedir.

Kancalı iplikler yerleştirildikten sonra aşağıdaki resimde görüldüğü gibi yüzün sağ ve sol yarısına 5'er adet düz, spiral ya da vida şeklinde iplikler yerleştirilmektedir.

Nasolabial fold uygulaması; aşağıdaki resimde gösterildiği gibi sağ ve sol nasolabial foldlara 4-5 adet spiral ya da vida iplikler yerleştirilmektedir. 1. iplik nasolabial foldun tam altına, 2. ve 3. iplik bunun üst ve altına ancak zik-zaklar çizecek şekilde, 4 ve 5 ise aşağıdaki resimde görüldüğü gibi yerleştirilmektedir.

 

Göz çevresi ve kaşlarda kısa uzunlukta iplik uygulaması

Aşağıdaki resimde görüldüğü gibi iplikler kaşların iç kısmının kaldırılması ve yeniden şekillendirilmesi için kullanılmaktadır. Bunun için ilk olarak saç ön çizgisinin 1 cm altından ve kaşın 1 cm üstünden birbirine paralel iki hat çizilir. Kaşın orta ve iç kısmının kaldırılması için bu iki paralel hatta gözün iç köşesi (canthus) ve pupilasından 2 dik hat çizilir. 2 cog iplik bu hatlar ile belirlenmiş A-B ve A-C hatları arasında uygulanır.

Kaşın orta ve dış kısmının kaldırılması için bu iki paralel hatta gözün pupillası ve dış köşesinden (canthus) 2 dik hat çizilir. 2 cog iplik bu hatlar içerisinde belirlenmiş D-B ve D-E hatları arasında uygulanır.

Kaz ayaklarında aşağıdaki resimde olduğu gibi 6/0 kalınlığında 3 adet düz iplik, kaz ayakları boyunca yerleştirilir. Sonra bunlarla mesh oluşturacak şekilde 2 adet daha aynı iplikler yerleştirilmektedir.

Aşağıdaki resimde olduğu gibi ağlama oluğuna (Tear trough) A noktasından 2-3 adet düz ve göz dış alt kısmına 3 adet düz iplik deri subdermal yerleştirilmektedir.

Boyunda kısa uzunlukta iplik uygulaması

10-15 adet spiral ya da vida şeklinde iplik, subdermal derin planda, mesh oluşturacak şekilde aşağıdaki resimde görüldüğü gibi uygulanmaktadır.

 

Uzun iplikler 

Bunlar 90 mm'den uzun ipliklerdir. Uzun iplik olarak sıklıkla APTOS, Silhouette, Spring ya da Contour iplikler kullanılmaktadır. İplikler tek ya da iki yönlü kanca yapıları içermektedir. Uygulama alanında minimum iplik kullanımı hedeflenmelidir. Deri elastikiyeti fazla ya da aşırı deri altı yağ dokusu var ise daha fazla iplik tercih edilmelidir. Uzun iplik uygulamaları lokal anestezi altında yapılabilmektedir.

Yüz alt kısmına, çene hattına(jawline) uzun iplik uygulaması

Yüzün alt kısmını (yanak alt kısmı ve jawline) oluşturan deri, deri altı destek dokusu ve yağ dokusunda, yaşlanma süreci ya da yapısal özellikler ve yerçekiminin kontrolü altında estetik olumsuzluklar gelişmektedir. Bu, yüzün altında fazla dokunun yığılmasına ve yüzün V şeklinde genç görünüm hatlarının bozulmasına neden olmaktadır.

Yüzde ya da vücutta doku sarkmalarının toparlanması, gerilmesi, lifting isteniyorsa ipliğin deri altına yerleştirilmesi sonrası bunun uygun bir anatomik alanda fikse edilmesi gerekmektedir. İpliklerle yüzün askılanması, gerilmesi sırasında iyi bir klinik ve estetik sonucun sağlanmasında fiksasyon noktası önemlidir. Yüzün anatomisi üzerinde çalışmalar yapan Mendelson ve arkadaşları, yüzü mobil ve fiks dokular olarak ikiye ayırmışlardır. Gözün dışından geçen dik hattın arkasındaki dokular yüzde daha fiks iken, önündeki dokular daha mobildir. Optimum bir lift yapabilmek için fiksasyon noktaları aşağıdaki temsili resimde olduğu gibi yüzün dış alanında fiksasyon noktalarında olmalıdır. iplik-yuz-germe-asma-5.jpg

Özellikle temporal-şakak alanında bulunan fibröz fasya yapısı daha fiks ve kuvvetli dokular olduğu için fiksasyon için sıklıkla kullanılabilir. 

İplik uygulaması her hasta için özel olmalı. Bu nedenle uygulama öncesi hastanın klinik ve estetik değerlendirmesi son derece önemlidir. İplik uygulamasında hasta için maksimum klinik ve estetik cevabın elde edilmesi için 3 tanım önemlidir. Bunların her hastada ayrı ayrı belirlenmeli; ipliğin sabitlendiği nokta, fiksasyon noktası - fixing point. İpliğin dokuda yerleştiği vektörel doğrultu. İpliğin doğrultusu istenilen çekme etkisini sağlayacak gerçekçi bir doğrultuda olmalı ve fiksasyon noktası ile dokuyu çektiği en uç nokta arasında uzanmalıdır. İpliğin doğrultusu boyunca dokuyu çektiği, lifting yapılacak uç nokta.

 

İplikle yüz germede anatomik yapının özellikleri nedeniyle fiksasyon noktaları hemen hemen aynı iken, hastanın durumuna göre lift vektör yönü ve lifting uç noktası değişebilmektedir. Yüzün orta kısmı (yanaklar) ve alt kısmı için sıklıkla 3 vektörel yön kullanılmakta; kulak memesi ile ağız köşesi arasında uzanan vektör, şakakta zygomatik arkın üstünden mandibulaya uzanan vektör ve şakakta saç sınırından nasolabial folda uzanan vektör olmak üzere.

Hasta değerlendirmelerinde bu üç vektöre baktığımızda fiksasyon noktaları hemen hemen aynı iken lifting uç nokta değişebilmekte. Bunu hasta ayakta ya da otururken muayene sırasında simülasyon ile belirlenmekte.

Hastanın yüzünde uygulanacak iplikler için referans hatlar çizilmekte. Bu amaçla 4 referans hat kullanılmakta (aşağıdaki temsili resimde numaralandırıldığı gibi).

1. Gözün dış köşesinden yer düzlemine dik çizilen hat - vertikal hat; bu hattın kulak memesi - ağız köşesi hattı ile birleşme noktası önemli. Bu notaya vektörel bir iplik uygulamasına gerek yoktur. Çünkü diğer uygulamalar buranın lifti için yeterli olacaktır.

2. Gözün dış köşesinden yer düzlemine paralel çizilen hat - horizontal hat; bu hattın saç sınırı 2 numaralı yukarıdaki resimde tanımlanan sarı vektörün (ağız köşesi ve melibioal katlantısı için uygulanacak ipliklerin başlangıç noktası) başlangıç noktasını tanımlar.

3. Kaş dış köşesinden yer düzlemine paralel çizilen hat; bu hattın saç sınırı aşağıdaki resimde 3 numara ile tanımlanan sınır, nasolabial foldun kaldırılmasını sağlayacak vektörlerin başlangıç noktasını tanımlar.

4. Kulak memesi ile ağız köşesi arasında çizilen hat; bu hat önemli çünkü sarkmış yanakların kaldırılmasında kullanılan ipliklerin bu hat ve üzerinde çıkış noktalarının kullanılması son derece yeterli olacaktır. Eğer bu hattı geçen iplik uygulaması yapılırsa hasta ağzını açtığında hafif bir ağrı hissedebilir.

İplikler için giriş-fiksasyon noktası değişmekle birlikte, yüzün orta ve alt bölümü için sıklıkla aşağıdaki temsili resimlerde kullanılan noktalar tercih edilmektedir. Bu noktalar, yüzdeki ven, arter ve sinirler açısından belki de en güvenli noktalardır. Bu noktalar, hastaya göre tam saç sınırında, saç sınırının önünde ve altında, saç sınırının gerisinde ve üstünde yer alabilir. Aynı giriş noktasından 1 ya da birden fazla iplik yerleştirilebilir.

Uygulama sırasında ipliklerin yerleşim vektör alanlarında kanama gelişirse, iplik uygulamasına ara verilerek (birkaç dakika) alan kompres yapılır. Daha sonra iplik uygulamasına devam edilir. Uygulama sırasında giriş yerinde kanama gelişirse, daha uzun süreli kompres yapılır ve giriş noktası değiştirilir. Kanama çok yoğun ve arteriyel ise, iplik uygulaması iptal edilerek kompresler uygulanır. Birkaç gün sonra iplik tekrarlanır. İplikler özel kanüller ile yerleştirilmektedir. Daha sonra kanüller çıkarılarak ipliklerin deri altında kalması sağlanmaktadır. İplikler yerleştirildikten sonra deriden uç çıkış yerlerinden kesilmektedir.

İpliklerin yüzde uygulanacağı estetik alanlara göre farklı teknikler kullanılmakta. Yukarıda anlatılmaya çalışıldığı gibi, tüm tekniklerde amaç ipliklerin giriş noktalarında birbirine bağlanması ya da alttaki fasya gibi sert dokulara fiksasyonudur. Klinik olarak en etkin sonuçlar, altta fasyaya ipliklerin sabitlenmesi ile elde edilmektedir.

Aşağıdaki resimde olduğu gibi yüzün orta ve alt kısmı için iplik uygulaması düşünüldüğünde, iplikler için giriş ve fiksasyon noktası olarak en uygun anatomik alan şakak-temporal alandır (kırmızı ile işaretli alan). Bu alan, daha az damarsal-sinirsel yapıların varlığı ve yüzeysel-derin temporal fasyanın sağlam fibröz yapısı ile ön plana çıkmakta.

Şakakta iplikler için en güvenilir giriş noktası aşağıdaki resimde sarı daire ile tanımlanan alandır. Bu alan, aşağıdaki temsili resimde kulakta tragustan geçen dik hat ile temporal crestin birleşme noktasının 2 parmak genişliğindeki alanıdır.

Yukarıdaki sarı ile işaretli alanın dışında bir giriş düşünüldüğünde yüzeysel temporal arterin hasarlanma riski oldukça yüksektir. Bu giriş noktasından ipliklerin yerleştirilmesi sırasında gözün dış kenarına - lateral canthus yaklaşıldıkça göz dış köşesinin lift'i sağlanabilir. Bu genç hastalarda iyi bir estetik sonuç sağlarken, ileri yaşlarda bu çok doğal ve estetik olmayan bir estetik sonuç yaratabilmektedir. İleri yaşlarda göz dış köşesinin yukarı kaldırılması, göz altındaki ince çizgilerin daha derinleşmesine de neden olabilmektedir. Bu nedenle iplikler göz dış köşesinden optimum mesafede uzak olmalıdır (iki parmak gibi).

İplik uygulamalarında aşağıda temsili resimde gösterilen "dimple gelişme risk alanı," iplik uygulama sonrasında deride düzensizliklerin ve çökmelerin sık yaşandığı alandır. Bu nedenle iplikler bu alanın yukarısında, hatta sınır çizgisinin üstünde sonlandırılmalıdır. Bu sınır geçildiğinde ağız köşesinin yukarı kaldırılması (lift etkisi) maksimum sağlanır; ancak bu alanda dimple gelişme riski oldukça yüksektir.

Şakaklarda iplik uygulamalarında temel zorluk, saçlı deride çalışılmasıdır. İpliklerin giriş ve sabitlenme noktasında saçlar kesilerek kısaltılır. Çevre saçlar ise özel flasterler ve tokalar ile sabitlenmelidir. Bu uygulamalar ile alanın ve kullanılan aletlerin ideal sterilizasyonu, saçların kancalı ipliklere ve kanüller ile temas etmemesi, iplikler ile birlikte saçların deri altına geçişini engellemektedir.

İlk olarak, şakak ve yüzün uygulama yapılacak alanına sterilizasyon solüsyonları uygulanır. İpliklerin giriş, yüzde deri altında seyir hattına ve ipliklerin çıkış noktalarına lokal anestezi uygulanır. Özel bir iğne ile ilk olarak bi-directional coglu iplik, temporal kemik üzerindeki periosteuma, yüzeysel ya da derin temporal fasyaya sabitlenir. Sonra iplikler, özel kanüller ile daha önce işaretlenmiş alanlara yerleştirilir.

İpliklerin temporal-şakak alanında fasyaya yerleştirilmesinde en sık görülen yan etki bu alanda baş ağrısıdır. Sıklıkla 1-3 günde ağrı kesici ihtiyacı duyulmadan kaybolmaktadır. Ancak 2 haftadan uzun sürdüğünde bu alana botulinum toksin uygulanabilmektedir.

"Bi-directional Cog" yüzde estetik ve klinik amaca dönük olarak düz bir hatta yerleştirilebilir.

İplikler yüzde istenilen estetik sonuca göre açılandırılarakta yerleştirilebilir. Bu açılandırma yerleşim alanına göre daha farklı bir lift açılanması sağlamakta.

"Bi-directional Cog"  ipliklerin lift etkisi için yüzün üst anatomik alanlara fikse edilmesi gerekmektedir. Bu amaçla U ve V formunda iplikler yerleştirilebilmektedir.

 

2 yada daha fazla iplik tek giriş noktasından X şeklinde yereştirilerek,  giriş nokasında düğümlenebilir hatta yukarıda fasyal dokulara fikse edilebilir.

 

Yüz alt kısmında uzun iplik kullanımında farklı teknikler kullanılmaktadır.

  • Bu teknikte tek yönlü kanca içeren iplikler (unidirectional thread) kullanılmakta. Aşağıdaki resimde olduğu gibi, şakak ön saç çizgisinin 3-4 mm gerisine lokal anestezi altında 0.5-1 cm kesi yapılmakta. Bu kesiden 2 adet birbirine paralel uzun iplikler derin SMAS boyunca yerleştirilmekte. Önde marionette line orta hattını 1.5 cm geçecek şekilde iplikler yerleştirilir. Buradan iplikler hafif çekilerek dokuya fikse olması sağlanır ve ipliklerin fazlalığı alınır. Yukarıda şakaklarda iplikler temporal fasyaya bağlanır.

Ameliyatsiz-iplikler-ile-yuz-germe-988.jpg

  • Bu teknikte iki yönlü kanca içeren uzun iplikler (bidirectional threads) kullanılmakta. Aşağıda resimde gösterildiği gibi ipliklerin giriş alanı kulakta targusun önündeki A noktasıdır. Lokal anestezi altında iplik papiler dermise yerleştirilir ve zigzaglar çizerek B noktasından çıkılır. Sonra iplik yine A noktasından, ancak bu sefer dermis seviyesinde yine zigzaglar ile yerleştirilir ve C noktasından çıkılır. İplikler B ve C noktasından hafif çekilerek ipliklerin dokuya oturması ve germe etkisi sağlanır; fazlalıkları kesilir.

 

  • Bu teknikte iki yönlü kanca içeren ve iki iğneli uzun iplikler (bidirectional threads) kullanılmaktadır. Aşağıdaki resimde olduğu gibi mandibula köşesinden 2-4 cm içeride A noktası tespit edilerek lokal anestezi yapılır. Birinci iğne bu A noktasından mandibula alt kenarı boyunca B noktasına kadar yerleştirilir. Sonra ikinci iğne yine A noktasından kulak ön kısmında C noktasına kadar yerleştirilir. Sonra iplikler çekilerek dokuya oturması ve gerginlik sağlanır ve fazlalıkları kesilir.

 

  • Bu teknikte uzun ve çok yönlü (multidirectional thread) iplikler kullanılmakta. Aşağıdaki resimde gösterildiği gibi B noktasına lokal anestezi yapılarak 0.3 cm bir kesi yapılarak iplik B noktasından A noktasına yerleştirilmektedir. Sonra aynı iplik yine B noktasından C noktasına doğru yerleştirilmektedir. A ve C noktalarında iplik çekilerek dokuya ipliğin oturması ve gerginlik sağlanmaktadır. Fazla olan iplikler A ve C noktalarından kesilmektedir.

Yüz orta kısmına, yanaklara uzun iplik uygulaması

Yüz orta kısmında uzun iplik kullanımında farklı teknikler kullanılmaktadır.

  • Aşağıdaki resimde gösterildiği gibi sağ ve sol her bir tarafa 3-4 adet kancalı uzun iplikler yerleştirilmekte. Temporal saç çizgisinin 0.5 cm gerisinde A noktası saptanır. Bu alan lokal anestezi yapılarak 0.5-1 cm kesi yapılır. Bu kesiye barbed threadler derin fasyaya fikse edilir ve B, C ve D noktalarına iplikler malar yağı içine alacak şekilde yerleştirilir. B, C ve D noktalarından iplik çekilerek doku gerginliği ve ipliklerin doku içerisine oturması sağlanır. Fazla iplikler kesilir.

  • Aşağıdaki iki resimde görüldüğü gibi düz yada tek yönlü(unidiractional threadler) iplikler ile uygulamalar yapılmakta

  • Aşağıdaki resimde gösterildiği gibi sağ ve sol her bir tarafa 3-4 adet iki yönlü kancalı(bidirectional cog) uzun iplikler nasolabial fold İçin kullanılmaktadır. İpliklerin uygulama tekniğine göre hem lift hemde yanaklarda volüm artışı verilebilmektedir. Örneğin nasolabial foldlarda lifting ve yanak volümünün arttırılması isteniyor ise aşağıdaki teknik kullanılırken

 Sadece nasolabial fold lifting isteniyor ise aşağıdaki teknikler kullanılmaktadır. 

  • Yaşlanma ya da yapısal özellikler ile ağız köşesinden çeneye doğru inen derin çizgilenme marionette katlantısı olarak tanımlanmakta. Yüzün alt kısmı, ağız çevresi ve jowl line estetiğinde önemli estetik problemlerden birisidir. Sıklıkla yanakların aşağı ve içe yer değişimi ile ortaya çıkmakta. Marionette katlantısı için iki yönlü kancalı (bidirectional cog) uzun iplikler farklı teknikler ile uygulanabilmektedir.

 

Kaşların kaldırılması ve yeniden şekillendirilmesinde uzun iplik uygulması

Alın anatomik olarak yüzün diğer bölgelerine göre farklılıklar göstermektedir. Alında deri altı yağ ve destek doku daha azdır ve derinin hemen altında frontal kas yer almaktadır. Alın ve kaşların kaldırılması basit iplik yöntemleri ile oldukça zordur. Bu nedenle, iplikler öncesi gerekirse alın deri altı dokuların serbestleştirilmesi (dissecting) gerekebilmektedir. Anatomik olarak damarlar ve sinirler açısından zengin bir bölgedir. Uygulamadan 2 hafta önce botulinum toksin uygulamaları ya da iplik sonrası alında gelişebilecek çizgilenmelerde derinleşme geliştiğinde dolgu uygulamaları gerekebilmektedir. İplik sonrası Hİ-FU kullanılabilmektedir. İplikler deri altına hatta frontal kas altına yerleştirilmelidir. Alın uygulamaları sonrasında 1 haftaya kadar sürebilen alın ağrıları gelişebilmektedir. Kaşların kaldırılması sırasında özellikle üst göz alanında açılmanın ve aydınlanmanın hastaya gösterilmesi gerekmektedir. Alında daha ince iplikler kullanılmalıdır.

Kaşların kaldırılması ve şekillendirilmesinde farklı teknikler kullanılmaktadır.

  • Düz ve uzun iplikler ile yapılan kaş kaldırma ve şekillendirme: Aşağıdaki resimde görüldüğü gibi ilk olarak kaş yapısı ve problemlerine göre ipliklerin kullanılacağı alanlar belirlenir. Kaş üst kısmında saçlı deri sınırının 1 cm gerisinde 3 nokta ve kaş üzerinde 3 nokta belirlenir. Bu noktalara ve ipliklerin geçeceği hatlara lokal anestezi yapılır. İlk önce A noktasından iğne ile dik girilerek subgaleal plana ulaşılır ve bu derinlikte kaşa B noktasına ulaşılır. B noktasından iğne ile çıkılarak buradan tekrar iğne ile dik girilerek birak ilk hattın yanından aynı derinlikte tekrar A noktasına ulaşılarak iplikler gerilerek istenilen kaldırma yapılır ve iplikler bağlanır. Aynı uygulama C-D ve E-F arasında tekrarlanır.

  • Düz ve iki iğneli uzun iplikler ile yapılan kaş kaldırma ve şekillendirme: Aşağıda resimde görüldüğü gibi bu teknikte alında kaşın tam orta hattında ve saçlı derinin 1 cm gerisinde bir nokta ve kaş üzerinde 4 nokta belirlenmektedir. Bu noktalara ve ipliklerin geçeceği hatta lokal anestezi yapılmaktadır. Birinci iğne A noktasında deri altı seviyesinde kaşta B noktasına geçirilerek iplik yerleştirilir, sonra B'den C'ye, ardından tekrar A noktasına geri dönülür. İkinci iğne A noktasında deri altı seviyesinde kaşta D noktasına geçilerek iplik yerleştirilir, sonra aynı işlem D'den E'ye, ardından tekrar A noktasına geri dönülür. A noktasında her iki iplik çekilerek ipliklerin dokuya oturması, kaşın istenilen kaldırma etkisi ve şekli sağlandıktan sonra bağlanır.

  • Tek yönlü kanca (unidirectional cog thread) ve iki iğneli iplikle yapılan kaş kaldırma ve şekillendirme: Aşağıda resimde görüldüğü gibi sağ ve sol temporal alanda 2 nokta, kaşların dışında en yüksek 2 nokta ve kaş ortası glabellanın 2-3 cm üst noktası işaretlenir. Bu noktalara ve ipliklerin geçeceği hatlara lokal anestezi yapılır. A noktasında ilk iğne temporal kas üzerinden, ikinci iğne temporal kas altından B noktasına gelinir ve bu noktada deriden çıkılır. B noktasından 2 iğne tekrar birlikte girilerek, bir iğne deri altı, diğeri daha derin olacak şekilde kaşa paralel kaşın iç-medial üst noktasına C noktasına gelinerek deriden çıkılır. Sonra iki iğne tekrar C noktasından, bir iğne deri altı, diğeri daha derin olacak şekilde D noktasından çıkılır. İplikler çekilerek kaşın şekli verilir ve ipliklerin fazlalığı kesilir. Aynı işlem diğer tarafta tekrarlanır.

  • İki yönlü kancalı(bidirectional cog thread) iplikler U, V yada X şeklinde aşağıdaki resimde görüldüğü gibi uygulanabilmektedir. 

Göz çevresi kırışıklıkları(kaz ayakları) uzun iplik uygulaması

Yaşlanma sürecinin en erken problemleri ya da genç yaşlarda yapısal estetik problemler sıklıkla göz çevresinde, özellikle de göz dış kısmında gözlenmektedir. Kaz ayakları kırışıklıkları, kaş dış bölümünün düşmesi, göz dış köşesinin aşağı açılması gibi. Göz dışının anatomik alanında deri ve deri altı destek dokuların yüksek elastik yapısı bu alanın çok kolay iplikler ile askılanmasını sağlamaktadır. Ancak bu anatomik alanda yüzeysel temporal arter ve yüz sinirlerinden temporal sinirlerin varlığı nedeniyle dikkatli bir uygulama yapılmalıdır. Bu alanda iplik uygulamalarında tümesent-şişirme lokal anestezi tercih edilir. Bu yöntem ipliklerin dokular arasında kolay yerleştirilmesini, daha az hissini, kanama riskinin azalmasını sağlamaktadır. Tek olumsuzluk, tümesent anestezi sırasında kullanılan solüsyonda bulunan serum fizyolojik emilebilir ipliklerin dokuda kalma süresini kısaltmasıdır. İpliklerin fiksasyonu temporal alanda yapılmaktadır.

Boyunda uzun iplik uygulaması

Boyunda farklı teknikler kullanılmaktadır.

  • Aşağıdaki resimde görüldüğü gibi kulak arkasında A noktası ve boyun orta hattı belirlenir. Bu noktalara ve ipliklerin geçiş hatlarına lokal anestezi yapılır. A noktasına 0.5-1 cm kesi yapılır. Uzun cilt iplikleri bu noktada periosta sabitlenir ve uzun iğneler ile boyun orta noktasından çıkılır.

  • Kulak arkasına retroauricular alana iki taraflı 0.5-1 cm kesi yapılmaktadır. 2/0 Prolene bir alanda sabitlenir, uzun iğneler ile orta hat aşağıdaki resimde olduğu gibi geçilerek diğer tarafta retroauricular kesiden çıkılır. Tekrar ilk boyun geçiş hattına paralel olarak geri dönülerek iplikler deri altında fasyaya bağlanır.

Burunda iplik uygulaması

Uzun ve kısa iplikler burundada kullanlabilmektedir.

Vücutta iplik uygulaması

Kısa ve uzun iplikler karın ön duvarı, kolların üst kısmı, diz kapakları üst kısmı ve uylukta, kalçada kullanılmaktadır. 

plikle-karn-germe---uygulama.jpg

İplik uygulamaları otoimmün hastalıklarda, sistemik hastalıklarda, hemofili gibi kanama yatkınlığı olan hastalıklarda, kanserlerde, uygulama alanında deri enfeksiyonu ya da inflamasyonu olanlarda, keloid ve skar riski olanlarda, ateşli hastalıklarda, gebelik ve emzirmede kullanılmamalıdır.

Bu uygulama sonrası günlük ve sosyal hayatınızı fazla kısıtlayan öneriler bulunmamaktadır. Uygulama sonrası hastadan 1 hafta aşırı mimik yapmaması, 5 gün ağır egzersizlerden uzak durması, ani sıcaklık artışı ortamlarından (sıcak buhar banyosu, sauna ve solaryum vb.) uzak kalması, uygulamadan sonra ilk 12 saat kozmetik kullanmaması istenmektedir. Ayrıca uygulama alanlarına 3 hafta masaj, peeling ve lazer epilasyon istenmemektedir. 3-4 hafta ağızın fazla açılmaması istenir. Özellikle diş muayene ve tedavileri bu sürede ertelenmelidir. Uygulama alanında 3-5 gün hafif batma ve yanma normaldir. Ağrı kesici alınabilir. Kan sulandırıcı, vitamin C ve E alınamaz. Güneş ve solaryum 2 hafta yasaklanır. 10 gün sonra kontrol yapılarak 3 ay sonra gerekirse kontrol iplik uygulamaları yapılmaktadır.

 

 

 


Adres: Esentepe Mah. Cevizli D 100 Güney Yanyol Lapishan 25/2 Soğanlık, Kartal / İSTANBUL
GSM: 0532 624 21 27
Bu sitedeki bilgiler doktor ya da eczacıya danışmanın yerine geçmez. Sitedeki bilgi, yorum ve görüntüler kişileri bilgilendirme amaçlı olup, tanı ve tedaviye yönlendirme amaçlı değildir.



© 2020 Hakan Buzoğlu. All Rights Reserved.
ByFlash Web Agency