- Gösterim: 7838
İdrar ve safra ile vücuttan atılımları ana boşaltım sistemleri olmakla birlikte, metal ve bileşiklerinin önemli bir kısmı deri ve deri ekleri olan yağ ve ter bezlerinden de atılmaktadır.
Genel bir kural olarak, sülfhidril gruplarına özel bir yatkınlık gösteren metallerin (dolayısıyla keratine özel ilgisi olan metaller) deri, saç, tırnak, ter ve kulak kiri ile atıldığını biliyoruz. Böylece deri, homeostazda ve detoksifikasyon ile de önemli bir rol oynamaktadır.
Deri, Saç ve Tırnak Analizleri
Metallerin ve iyonların deriden kayıplarının değerlendirilmesi; temel beslenme, çevresel toksinlere maruziyet ve hastalıkların değerlendirilmesinde yararlı olabilmektedir. Bu amaçla deri, analizlerde daha rahat kullanılmaktadır. Saç, tırnak ve ter için değerlendirmeler sınırlıdır. Örneğin, terde metallerin analizi, vücudun metal düzeyini yansıtmakta tek başına yeterli olmayabilir, çünkü birçok esansiyel metal vücutta dokularda depolanmaktadır.
Örneğin, bakır ve demir, belirli koşullarda ter veya deskuamasyon (derinin dökülmesi) yoluyla vücuttan aşırı derecede atılabilir (böbreğin homeostazı dışında). Bu özel durumlarda artan atılım, demir ve bakır eksikliğine bağlı kansızlık ve felç gibi durumlara yol açabilir.
Deriden deskuamasyon yolu ile birçok metal atılmaktadır. Bunlar, epidermisin yenilenmesi ve epidermisteki normal metal oranları ile karşılaştırılarak değerlendirilir. Derideki metallerin ölçümü, nötron aktivasyon analiz yöntemleri ile yapılmaktadır. Deriden günlük kalsiyum ve potasyum kaybı ihmal edilebilir gibi görünse de, günlük demir atılımı idrardaki değerin dörtte birine ('üne); bakır, kobalt ve çinko ise onda birine ('una) kadar ulaşabilmektedir.
Bazı durumlarda saçtaki metal içeriği, organizmanın beslenme ya da çevresel koşullarla metallere maruziyeti hakkında aylar hatta yılları gösterecek şekilde bir kayıt teşkil etmektedir. Saçlar için çeşitli modern analitik yöntemler kullanılmaktadır. Bu yöntemlerle sodyum, potasyum, kalsiyum ve çinko gibi elementlerin 'den düşük ya da yüzlerce seviyelerinde değerleri ölçülebilmektedir.
Saç analizi ile ilgili bazı sorunlar ortaya çıkmaktadır: Kötü beslenmiş organizmada, saç büyümesi belirgin olarak yavaşlasa bile, metallerin plazma seviyeleri düşük olsa dahi saçta normal görünebilir. Ayrıca metallerin, saçın uzunlamasına ve kesitlerinde farklı yerleşim gösterdiği bilinmektedir. Genel olarak, kan ve saç kök matrisinden kaynaklanan yapılar, saçın dış ve iç kılıf hücreleriyle saçta radyal veya uzunlamasına yerleşirler.
Saçlarda metaller üzerinde yapılan çalışmalarda, metal içeriğinin; saçın büyüme evreleri, kişinin yaşı ve cinsiyeti, kadınlarda gebelik durumu, saçlı deriden örneğin alındığı anatomik alan ve saç folikül uzunluğu gibi faktörlere bağlı olduğu gösterilmiştir.
Metallerin saçın yapısında bulunan keratine bağlanma potansiyelleri araştırılmış ve en yüksek oranın 'de, sonra azalarak sırasıyla ve 'de olduğu bulunmuştur. Saç analizleri günümüzde daha çok ağır metallerin ( ve gibi) ölçülmesi üzerine yapılmaktadır.
Ter ve Kulak Kiri Analizleri
Ter, idrar ve dışkı sonrası en büyük bedensel salgıdır. Aynı zamanda mineraller ve diğer maddelerin dengesini koruyarak metabolizmada önemli bir rol oynamaktadır ve detoksifikasyonu sağlar. Terde metallerin ölçümleri yapılmıştır; bunun için birçok yöntem kullanılmıştır. Ancak terin çevresel nem ve ısı oranından etkilenmesi, kas aktivitesi, cilt sıcaklığı ve farmakolojik uyarılardan etkilenmesi bazı sorunları ortaya çıkarmıştır. Sıklıkla ter değerlendirmelerinde koltuk altı teri kullanılmaktadır. Ter ölçümleri; fizyolojik, fiziksel ve ilaç uyarıları ile terden yapılmaktadır.
Terde sodyum oranları değerlendirilmiş ve altında olması az, olması normal ve 'den fazla olması artmış olarak değerlendirilmektedir.
Tırnaklar yapısındadır. Keratine yüksek afinite gösteren metallerin tırnakta birikmesi nedeniyle, tırnakların aylık uzama süresi ile organizmanın uzun süreli maruz kaldığı metallerin değerlendirilmesinde anlamlıdır. Ayak tırnakları analizlerde daha sık kullanılmaktadır (el tırnakları ve saçlar dış kaynaklı metal kontaminasyonuna daha fazla maruz kaldıkları için). Mesleki nedenli ve ölçümleri ayak tırnaklarında yapılabilmektedir.
Dış kulak yolundan salgılanan serumen (kulak kiri) içerisinde metallerin ölçümleri yapılabilmektedir: ve gibi. Kulak kanalı daha az çevresel kontaminasyona maruz kaldığı için, serumen analizi mesleki maruz kalınan metallerin değerlendirilmesinde potansiyel olarak daha yararlı gözükmektedir.