- Gösterim: 6301
Skleroterapi Sırasında Ağrı Yönetimi
Skleroterapi, özellikle ayak bileği, ayak, uyluk iç kısmı ve dizin iç kısmı gibi hassas bölgelerde ağrılı bir uygulamadır.
-
Topikal anestezikler, özellikle EMLA, damar büzülmesine (vazokonstriksiyon) neden olduğu için tercih edilmez.
-
Uygulama sonrası yapılan masaj, ağrıyı hafifletmede etkili olabilir.
-
Mümkün olan en ince iğneler seçilmeli, özellikle konik, üçgen eğimli ve silikonla kaplı uçları olan iğneler tercih edilmelidir çünkü bunlar daha az ağrıya yol açar.
-
Enjeksiyon işlemi yavaş bir şekilde yapılmalıdır.
Sklerozan Solüsyonların Ağrı Üzerine Etkileri
-
Hipertonik solüsyonlar (örneğin Hipertonik Salin - HS) daha ağrılıdır. Bu solüsyonlara lidokain eklenmesi ağrıyı azaltabilir. Ancak lidokainin asidik olması nedeniyle yanma hissine neden olabileceği ve alerjik reaksiyon riskini artırabileceği unutulmamalıdır.
-
Polidokanol (POL) ve Sodyum Tetrasodyum Sülfat (STS) gibi diğer solüsyonlar, nispeten daha az ağrılıdır.
-
STS, sadece damar çevresindeki dokuda ağrı yaparken, POL intradermal (cilt içi) uygulamalarda ağrısızdır. Bu özellikler, uygulamanın damar içine yapılıp yapılmadığını anlamak açısından önemlidir.
-
Endotel (damar iç yüzeyi) ayrışması olduğunda STS kısa süreli (1-2 dakika) ağrıya neden olabilir.
Uygulama Sonrası Ağrı ve Kramp
-
Kramp şeklinde hissedilen ağrı, sklerozan maddenin damar içinde doğru bir şekilde enjekte edildiğinin bir göstergesidir.
-
Optimal uygulamalara rağmen, sklerozan maddeler uygulamadan 1-2 hafta sonra %20 oranında ağrıya neden olabilir. Bu durum, özellikle ozmotik olmayan sklerozanlarda ve artan kompresyon çorabı kullanımında görülür.
-
Bu tür ağrılarda, ikincil trombüs (pıhtı), enflamasyon veya yetersiz kompresyon gibi nedenler akla gelmelidir.




