Tedavinin esası, sebebinin ortaya konarak etkenle temastan kaçınmaktır. Ancak etkenlerden tamamen uzak durabilmek bazen zor olabilmektedir.

Su ve sabunla uzun süreli temas, derinin doğal koruyucu tabakasının kaybına neden olmaktadır. Doktorunuzun önereceği nemlendirici ve bariyer kremler bu konuda yardımcı olabilir. Bariyer krem ve köpükler, etkenlerin deriye girmesine fiziksel olarak engelleyebilir. Ancak, içeriğinin yağlı olması ve kalın tabaka oluşturması rahatsız edici olabilir.

Uzun seyirli hastalığı olan kişilerde birkaç ay süren tedavi gerekebilmektedir. Topikal steroidli kremler, kaşıntı ve kızarıklığın düzelmesinde, derinin iyileşmesinde kullanılmaktadır. Topikal steroidli kremlerin tam etkisinin görülmesi ve yan etkilerinin gelişmemesi için doktorun önereceği şekilde kullanılması önemlidir.

Hastalıkta sulantı fazla ise doktorun önereceği ilaçlar ile ıslak pansuman uygulaması, kalınlık belirgin ise deriyi eritici tedaviler (keratolitikler) gündeme gelebilir.

Hastalık çok şiddetliyse, topikal tedavi dışında steroidler ağız, damar veya kas uygulamaları yoluyla sistemik olarak verilebilir.

Bu tedavilere yanıt alınamıyorsa pimekrolimus, siklosporin, metotreksat, fototerapi gibi diğer tedavi seçenekleri uygulanabilmektedir.

Hastalığa ikincil enfeksiyon eşlik ediyorsa uygun tedavi yapılmalıdır.

Tedaviye başlamadan önce gebelik, emzirme, dahili hastalıklar ve farklı sebeplerden ötürü düzenli olarak kullanılan ilaçlar ile ilgili doktor mutlaka bilgilendirilmelidir.