- Gösterim: 3255
Durulama gerektirmeyen şampuanlar, kuru veya susuz şampuanlar olarak da tanımlanmaktadır. İsminin aksine, saçları ve saçlı deriyi gerçekten temizlemeyen bu şampuanlar, temizlik alışkanlıklarımız arasında kendisine yer bulmaya çalışıyor. Geleneksel banyo ve duş gibi bol su ile yapılan temizlik alışkanlıklarımızdan vazgeçmemiz zor gibi görünmektedir (küresel temiz su problemlerine rağmen). Ayrıca Covid-19 pandemisi ile temizliğin önemi çok vurgulandığı için su kullanılmadan yapılacak bir temizliğin yeterli ve hijyenik olmayacağı düşünülmektedir.
Bunlara rağmen, insanların kuru şampuanı neden tercih ettiklerini anlamak kolaydır: Kuru şampuanı az miktarda saçlara uyguladığınızda, banyo yapmadan saçlar temiz, dolgun ve bakımlı görünüyor. Banyo yapacak zamanın olmadığı durumlarda (spor sonrası gibi) veya suya erişilemeyen doğa aktivitelerinde bunların kullanımı çok anlamlı olabilir. Bu ürünler, yaşlılar, yatalak ve yoğun bakım hastaları için günlük ev ve hastane saç bakımlarında pratik olarak kullanılabilir. Durulama gerektirmeyen şampuanlar, hızla artan yaşlanan nüfusta kişisel bakımı pratikleştirerek yaşam kalitesini iyileştirebilir.
Banyonun ve su temasının bir süre istenmediği özel durumlarda (lazer, kimyasal peeling gibi), kuru şampuanlar hastaların ihtiyaçlarını bu dönemde karşılayabilir (ancak saç ekimleri sonrası tercih edilmemelidir).
Ancak, insanların kuru şampuan kullanmasının en yaygın nedeni olarak saç boyası, röfle ve fön gibi saç şekillendirmelerinin daha uzun süre kalıcı olmasını istemeleri görülmektedir. Ayrıca, yıkama sonrası saçlarda kabarmalar oluyorsa, şekil alma zorlaşıyorsa ve uzun saçlardan dolayı saçların kurutulması uzun sürüyorsa, kuru şampuanlar tercih edilmektedir.
Durulama gerektirmeyen veya kuru şampuanlar, içerikleri ile saçlı deri ve saçlardaki yağı uzaklaştırır; ancak bu, temizleme olarak kabul edilemez. Bu nedenle, normal banyonun yerini tutamaz. Saçların ve saçlı derinin temizlenmesi için düzenli bir banyoya, şampuan ve suya ihtiyacınız vardır.
Günlük saç yıkama, değerli bir hijyenik aktivite olmasının yanı sıra, su teması ile psikolojik bir rahatlama da sunmaktadır. Banyoda şampuan tercih edilirken, ideal bir şampuan seçiminde içeriğinin daha hafif deterjan içermesi, derinlemesine temizlik sağlaması ve kolayca durulanabilir olması önemlidir.
Ancak günümüzde şampuan ürünlerine, içeriklerine ve kullanım amaçlarına bakıldığında, şampuanların sadece saç temizleyicisi amacını çoktan aştığını görmekteyiz. Kepek, egzama ve diğer saç hastalıklarını tedavi etmek için geliştirilen şampuanlar, saç dökülmesi karşıtı şampuanlar, saçları onaran ve çevreye karşı koruyan şampuanlar, bitkisel özler ve doğal uçucu yağlar içeren şampuanlar gibi çeşitler mevcuttur.
Kuru şampuan, normal banyo sıklıkları arasında kullanıldığında saçların daha temiz görünmesini sağlamaktadır. Kuru şampuan doğru şekilde kullanıldığında, banyo sonrası kaşıntılı saçlı deri problemlerinde ve mat saçlarda yardımcı olabilir. Durulama gerektirmeyen şampuanlar, saç durulama süresini kısaltarak saçlarda olumlu bakım sunarak saç sağlığı kalitesini artırabilir. Durulama gerektirmeyen şampuanların fizikokimyasal özellikleri, mikroorganizmalar üzerindeki etkililikleri (antibakteriyel ve antifungal aktivite) ve kullanımlarının özellikleri zenginleştikçe daha yaygın kullanılacağı düşünülmektedir.
Kuru Şampuanların Temel Bileşenleri
Kuru şampuanların formülü ne olursa olsun, genellikle saça uygulandığında yağı emen bileşenlerden yapılmaktadır. Bunlar:
-
Nişasta türleri olarak oryza sativa nişastası, alüminyum nişastası oktenilsüksinat, zea mays nişastası,
-
Kil, talk veya alkol gibi maddelerdir.
Ayrıca, saçı pürüzsüz ve sağlıklı görünümlü tutmak için avena sativa çekirdek yağı gibi bakım maddeleri de bulunmaktadır.
Elektrokimyasal Olarak İndirgenmiş Sular
Durulama gerektirmeyen temizleyicilerde "elektrokimyasal olarak indirgenmiş sular" kullanılmaktadır. Bu sular:
-
ila arasında alkali bir sergileyen,
-
Negatif oksidasyon-redüksiyon potansiyeline sahip,
-
Hidrojen molekülleri açısından zengin olan bir tür yapay olarak işlenmiş sudur.
Bu su, birçok bakteri türüne karşı antibakteriyel etki gösterirken, yara iyileşmesi, gelişmiş doku bakımı ve diş kliniklerinde kullanılmaktadır. Ayrıca son yıllarda yüzeylerin sterilizasyonu ve gıda güvenliğini sağlamak için de kullanılmaktadır. Bu su, çevre dostu ve insanlar için güvenli olması gibi çeşitli avantajlara sahip aktif bir bileşiktir.
Yüzey Aktif Maddeler (Sülfaktanlar)
Kuru şampuanlarda, normal şampuanlara göre düşük konsantrasyonlarda sülfaktanlar da bulunmaktadır. Sülfaktanlar (yüzey aktif maddeler), şampuan formüllerinin temel bir bileşenidir ve şu amaçlarla kullanılır:
-
Cilt ve saç yüzeyinden sebum ve katı parçacıklar gibi kirlerin giderilmesi,
-
Köpük oluşturma,
-
Ürün viskozitesinin artırılması,
-
Diğer aktif maddelerin ürün içerisinde homojen dağılarak taşınması ve
-
Koku bileşenlerinin şampuan içerisinde çözünebilmesi.
Son yıllarda sülfat içermeyen sülfaktanlar doğal kaynaklardan elde edilerek kullanılmaktadır. Örnekler:
-
Kokamid dietanolamin: Hindistan cevizi bazlı yüzey aktif maddedir. Köpük güçlendirici ve viskozite artırıcı olarak kullanılır.
-
Kokamidopropil betain: Hindistan cevizi yağı kullanılarak sentezlenen bir diğer yüzey aktif maddedir ( konsantrasyonlarda durulanan şampuanlarda güvenlidir ve durulanmayan ürünlerde 'ı geçmemelidir).
-
Sodyum kokoilglisinat: Hindistan cevizi yağ asitlerinden ve amino asit glisinden sentezlenen bir amino asit türevidir. Doğal olarak kremsi bir köpük üreten birkaç yüzey aktif maddesinden biridir. Güvenli ve tahriş edici olmayan özellikleri nedeniyle çeşitli kozmetik ürünlerinde kullanılır.
Su ile durulanan şampuanlarda yüzey aktif madde karışımları, avantajları nedeniyle çok sayıda üründe yaygın olarak kullanılır.
Formülasyon Güvenliği
Durulanmayan şampuan için ise en önemli olan, kullanılan konsantrasyondaki bileşimin güvenliğidir. Yüzey aktif maddelerin özellikleri saç ve gözler için mümkün olduğunca irritasyon (tahriş) oluşturmayacak şekilde optimize edilmelidir. Ayrıca, şampuan formülasyonunun fizikokimyasal özellikleri, etkinliği ve kararlılığı dikkate alınmalıdır.
Kuru Şampuan Kullanımı İçin Öneriler
Güvenli Ürün Seçimi ve İçerik Uyarıları
Kuru şampuan alırken, içeriğine güvenebileceğiniz bilindik bir marka ürünü tercih etmelisiniz. Sosyal medyada paylaşılan ev yapımı (mısır nişastası, kakao tozu, karbonat içeren) versiyonlardan kesinlikle kaçının. Ev yapımı ürünler topaklanma yapabilir, saç derisindeki gözenekleri tıkayarak kaşınma, yanma ve follikülitlere neden olabilir. Ayrıca mısır nişastası, saçlı deride mikroorganizmaların çoğalmasına ve istenmeyen kokulara yol açar.
Kullanılan form tipi de önemlidir. En fazla kullanılan toz ya da sprey formlarının yanı sıra, insan ve çevre sağlığına dair tartışmalar nedeniyle yeni çıkan köpükler veya kremler tercih edilebilir. Ancak sprey formunda kuru şampuanlar tercih edilmemelidir.
Kuru şampuan, bir sonraki yıkamaya kadar saçta kaldığı için içeriğinde koku, bütan veya propan gibi itici gazlar bulunmamalıdır. En önemlisi, Benzen içermediğinden emin olun. Benzen solunduğunda, cilde temas ettiğinde veya ağız yoluyla maruz kalındığında lösemi ve diğer kan kanserlerine neden olabileceği raporlanmıştır.
Ürün Seçimi ve Uygulama Teknikleri
Ürün seçiminde, normal şampuanlarda olduğu gibi saç renginize ve saç tipinize (yağlı, kuru veya kıvırcık) göre formüle edilmiş bir ürün seçin. Kuruluk hissi yaratıyorsa, üründe koku olup olmadığını kontrol edin ve kokusuz ürünleri tercih edin.
Uygulama esnasında saçlar mutlaka kuru olmalıdır; ıslak veya çok nemli saçlarda işe yaramaz. Kuru şampuanı yalnızca saçların yağlı hissedildiği bölgeye az miktarda uygulayın. Gerekenden fazla kullanımı, saçlarda kuru ve sert bir görünüme, hatta kum gibi bir kalıntıya yol açar ve saçlı deride irritasyona neden olabilir. Sprey formları kullanılacaksa saç ve saçlı deriye en az uzaklıktan sıkılmalıdır. Ürün, uygulama sonrası en az dakika bekletilerek taranmalıdır; gece boyunca bekletme fazla önerilmemektedir.
Kuru şampuanlar, içerdiği nişasta, kil veya talk sayesinde saçtaki yağın ağırlığını azaltarak saça hacim verir ve kolay şekil almasını sağlar. Ancak kuru şampuanla aynı anda durulanmayan saç kremleri uygulanmamalıdır, zira bunlar saçı ağırlaştırabilir.
Kullanım Sınırlamaları ve Hijyen
Kuru şampuan, normal banyolar arasındaki yağlılıktan kurtulmanın bir yolu olarak düşünülmelidir. Saçlarınızı, alışık olduğunuz normal şampuan ve suyla yıkamaya devam etmelisiniz. Saçların temizlenmesinin tek yolu banyo yapmaktır. Banyo, biriken ölü deri hücreleri, kepekler, yağ, mikroorganizmalar, çevresel kirler ve birikebilen kuru şampuanı temizler. Önerilen, - kuru şampuan sonrası normal banyonun yapılmasıdır.
Kuru şampuanın saçlarda uzun süre kalması, saç kırılmasına ve saç dökülmesine neden olabilir. Banyo yapılmaksızın sadece kuru şampuan kullanımı, seboreik dermatit gibi cilt rahatsızlıklarının gelişmesine yol açabilir.
Kaçınılması Gereken Diğer İçerikler
Güvenli bir ürün seçmek için benzen ve talk dışında aşağıdaki içerikleri de kontrol edin:
-
Alüminyum Nişasta Oktenilsüksinat: Gözenekleri tıkayabilir ve saç derisini tahriş edebilir.
-
Silikonlar: Saç ve saçlı deride birikmeye, kuruluğa ve kırılmaya yol açabilir; silikon içermeyen ürünleri tercih edin.
-
Sentetik Kokular: Saçlarda kurumaya, saç derisinde tahrişe ve alerjik reaksiyonlara neden olabilir; kokusuz seçenekleri tercih edin.
-
Alkol: Saçı ve saç derisini kurutan, doğal yağları yok edebilen alkol içermeyen alternatifleri tercih edin.
-
Sülfatlar: Saçın ve saç derisinin doğal yağlarını yok ederek kuruluğa ve tahrişe neden olabilir; sülfatsız alternatifleri tercih edin.
Önemli: Ürün etiketlerini dikkatlice okumayı unutmayın. Herhangi bir endişeniz varsa veya olumsuz reaksiyonlar yaşıyorsanız rehberlik için bir dermatoloğa danışın.