Hastadan klasik liposuction yöntemleriyle elde edilen yağ dokusunun, küçük parçacıklara ayrıldıktan sonra aynı hastada dermal dolgular gibi kullanılması, yağ enjeksiyonları olarak adlandırılmaktadır. Bu enjeksiyonlar, ideal dolgu tanımını tam olarak karşılar; yüksek biyolojik uyum, uygulama alanında uzun süre kalma ve doğal klinik sonuçlar gibi özellikleriyle diğer dolgulardan daha üstündür. Özellikle nano ve mikro yağ dokuları kullanıldığında, uygulanan yağın bir yıl sonra %75'inin kalıcı olduğu gözlemlenmiştir. Son yıllarda, yağ enjeksiyonlarının dolgu olarak kullanımıyla ilgili klinik çalışmalarda önemli bir bulgu ortaya çıkmıştır: Bu yağ dokusunda kök hücre özelliklerine sahip onarıcı hücrelerin varlığı. Adipose-derived regenerative cells (ADRC) olarak tanımlanan bu hücreler, yağ enjeksiyonu yapılan dokuda doku yenilenmesini ve rejenerasyonu sağlamaktadır. Bu özellikleri sayesinde, estetik uygulamaların yanı sıra yağ enjeksiyonları yanıklar ve iyileşmeyen yaralarda da kullanılmaya başlanmıştır. ADRC'lerin dikkate alındığı yağ enjeksiyonları, bu hücrelerin zenginleştirilmesi ile elde edilen "cell-enriched fat transfer" (CEFT) olarak tanımlanmaktadır. Yağ enjeksiyonları hakkında daha detaylı bilgi için...

Yağ enjeksiyonları iki gurupta tanımlanmaktadır. 

1. Klasik yağ dokusu enjeksiyonu
2. CEFT yağ dokusu enjeksiyonu