Göz Altı Morlukları ve Tedaviler

Kimyasal simgesi “Se”, atom numarası 34, atom ağırlığı 78,96’dır. Periyodik cetvelin 4. periyodunda, 6-A grubunda yer alır. Oksijen ve kükürt ile aynı gruptadır.

Selenyum adı, Yunan mitolojisinde bahsi geçen **ay tanrıçası “Selene”**den geliyor. “Selene” sözcüğünün ise, Yunanca “ışık” anlamına gelen “selas” kelimesi ile ilişkili olduğu tahmin ediliyor.

selenyum-2.jpg

Gümüşî bir metal veya kırmızı bir toz olarak iki formda bulunabilen bir yarı metaldir. Doğada saf olarak çok nadir bulunur. Az sayıda mineralde ve meteoritlerde rastlanır. Tabiatta çok ender bulunan filizi, “eukairit” adı verilen gümüş-bakır selenürdür. Kimyasal özellikleri bakımından kükürtle benzerlikler gösterir.

Selenyum, 1817 yılında İsveçli kimyager ve ecza profesörü Jöns Jakob Berzelius ve İsveçli kimyager Johan Gottlieb Gahn tarafından keşfedildi.

Kullanım Alanları

  • Selenyum, element olarak en çok cam sektöründe kullanılır. Camlarda önemli bir katkı maddesidir. Çeşitli elementlerle bileşikleri camlara şeffaflık veya kırmızı renk kazandırabilir. Ayrıca, güneşten korunmak için üretilen filmli camlarda da selenyumdan faydalanılır.

  • Seramik, boyalar ve plastiklerde kullanılan pigmentlerde de selenyum kullanılmaktadır.

  • Paslanmaz çelik yapımında katkı maddesidir.

  • Selenyum, fotovoltaik (güneş enerjisini elektrik enerjisine çevirme özelliği) ve fotoiletken (elektromanyetik ışınımları soğurarak elektrik iletkenliğinin değişmesi özelliği) özelliklere sahiptir. Bu sebeple fotoseller, güneş pilleri, kameralar, fotoğraf makineleri için çok önemli bir elementtir.

  • Alternatif akımı (AC), doğru akıma (DC) dönüştürme özelliği sebebiyle de redresörlerde kullanımı yaygındır.

  • Selenyumun kullanıldığı bazı ürünler şunlardır: Şampuan (özellikle kepek problemlerinde), hayvan yemleri, sentetik kauçuk, elektrikli ve elektronik aletler, gözlükler, emayeler, cila, vernik, lastik, makine yağları, deterjanlar, seramik ve pirinç üretimi, uçak ve uzay sanayisi, patlayıcı maddeler, ilaçlar.

Toprakta ve denizde bulunan selenyum, bazı besinlere de geçer. Bu sebeple bölgelerin toprak yapısına göre besinlerdeki selenyum içeriği de değişir. Selenyum içeren besinlerden bazılarını şöyle sıralayabiliriz: Kırmızı et, yumurta, tavuk, süt ve süt ürünleri, kabuklu deniz ürünleri, karides, morina balığı, ton balığı, ringa balığı, sarımsak, soğan, siyah üzüm, brokoli, karaciğer, böbrek, ceviz, hububatlar, tahıllar, kuşkonmaz, mantar, ıspanak, buğday kepeği, ay çekirdeği, pekmez, yoğurt, tereyağı, peynir.

Selenyum, İnsan Sağlığı ve Deri

Selenyum; insanlar başta olmak üzere bütün canlı türleri için hayati öneme sahip vazgeçilmez bir elementtir.

İnsan vücudundaki temel minerallerden olan selenyum, bazen E vitamini ile birlikte görev üstlenir, bazen de E vitaminin yerine geçebilir.

Selenyum Eksikliği ve Toksisitesi

  • Eksiklik: Selenyum eksikliği insanlarda kanser riskinde artışa neden olabilir. Özellikle; mide, bağırsak, prostat, deri ve akciğer kanserleri. Glutatyon peroksidaz () selenyuma bağımlı bir enzimdir ve lipid peroksitlerin yıkımını katalize etmektedir. Bu etkiyi E vitamini de göstermektedir. Peroksidazlar hücrelerde hidrojen peroksitin, yani serbest oksijenlerin düşük kalmasını sağlamaktadır. Se ve üzerinden antioksidan olarak davranarak kanser gelişimini baskılamaktadır. Selenometiyonin son yıllarda aynı amaçlarla deride topikal kanser gelişimini engellemek için, özellikle aktinik keratozisli hastalarda koruyucu amaçlı kullanılmaktadır. Selenyum eksikliği hemolitik anemiye neden olabilmektedir.

  • Alım ve Miktar: Selenyum vücut tarafından üretilmez. Bu sebeple besinlerden veya ilaç takviyeleriyle alınır. İnsan vücudunda yaklaşık olarak selenyum içeriği vardır. Günlük alınması gereken selenyum miktarı arasındadır. Bu miktar bazı kanser vakalarında kadar çıkabilmektedir. Çocuklarda ise bu miktar civarındadır.

  • Toksisite (Fazla Alım): Selenyum, bu özellikleriyle birlikte canlılar için toksiktir. Saf selenyum, çok yüksek oranda toksik bir maddedir. Kanserojen özellikler barındırır ve teratojeniktir (yani bir embriyo ve fetüsün gelişimini engelleyerek genetik bozukluklara yol açabilir). Günde selenyum alınması ölümlere yol açabilir. Yüksek miktarda selenyum alınması; ateş, mide bulantısı, böbrek ve karaciğer rahatsızlıkları ve kalp rahatsızlıkları, diyabet, nefes kokusu, tırnak kırılması, omurilik ve kemik rahatsızlıkları, sindirim bozuklukları ve tenin sararması gibi sorunlara yol açabilmektedir.

  • Ağır Metallerle İlişkisi: Selenyum organizmada cıva ile birlikte bulunduğunda, cıva bileşiklerinin toksisitesini hafifletmektedir. Bunu cıva-protein bağlarını sağlayarak yapmaktadır. Dolayısıyla selenyumun bazı ağır metallerin detoksidasyonunda hayati bir rol oynadığı düşünülmektedir.

Çevresel Etkileşim ve Deriye Etkisi

  • Selenyum, aynı arsenikte olduğu gibi saçlarda keratine bağlanarak birikmektedir. Selenyumun suda eriyebilen selenyum oksit ve seleniöz asit () ve yağda eriyebilen metal formu bitkiler tarafından topraktan alınır. Toprakta üzerinde olması risk seviyesidir.

  • Hayvan deneylerinde seleniöz asitin () deri tarafından emildiği gösterilmiştir.

  • Selenyum metalinin deri ile temasının tehlikesi yoktur. Ancak uçucu su ile temas ettiğinde (ter ve gözyaşı ile) seleniöz asite dönmekte, bu ise deri için şiddetli bir iritandır. Selenyum oksiklorid ajanların klorlanmasında kullanılan bir kimyasaldır ve yine deri için iritandır.

  • Selenyumun vücuda emilmesi ve atılımı homeostaz ile sağlanmaktadır. Standart diyet ile günlük selenyum alımı $62 \text{ \mu g}$’dır. Bunun %50’si terle atılmakta. Bunun dışında idrar, feçes ve solunum ile de selenyum atılmaktadır.

  • Toprakta selenyumun fazla miktarda olduğu coğrafik bölgelerde vücutta selenyum artmakta, bu da yan etkilere neden olmaktadır. Örneğin Güney Dakota, Venezuela ve Çin'de toprak ve doğal su kaynaklarında selenyum yüksek oranda bulunmaktadır.

  • Selenyum fazla alındığında deride sarımtırak renk değişimi, temas egzamaları, tırnakta yapısal değişiklikler ve saç kayıpları ortaya çıkmaktadır.

Selenyum ve Deri Hastalıkları Tedavisi

  • Selenyum uzun yıllar ve günümüzde de inflamatuar bazı deri hastalıklarında (psoriasis gibi) tedavide kaplıcalar (balneoterapi) olarak kullanılmıştır. Bu etkilerini deride inflamasyonda keratinositler tarafından yapılan sitokinlerin ( ve ; özellikle ) azalması ile yapmaktadır.

  • Endüstriyel süreçte selenyum yüksek ısılarda hızla okside olmakta ve selenyum dioksit ortaya çıkmaktadır. Bu solunduğunda alerjik duyarlılık yapabilmektedir. alerji geliştirme riski nikel ve krom kadar yüksektir. Duruşma ile birlikte ürtiker benzeri deri döküntüleri, temas egzamaları gelişmektedir.

  • Selenyum disülfid, medikal şampuan içerisinde seboreik dermatit ve tinea versicolor tedavisinde kullanılmaktadır. Bu ürünlere karşı alerjik ya da iritan reaksiyonlar bildirilmemiştir.


Göz Altı Morlukları ve Tedaviler

yol tarifi

dermatoloji randevu
dermatoloji doktor cevapliyor

Adres: Esentepe Mah. Cevizli D 100 Güney Yanyol Lapishan 25/2 Soğanlık, Kartal / İSTANBUL
GSM: 0532 624 21 27
Bu sitedeki bilgiler doktor ya da eczacıya danışmanın yerine geçmez. Sitedeki bilgi, yorum ve görüntüler kişileri bilgilendirme amaçlı olup, tanı ve tedaviye yönlendirme amaçlı değildir.



© 2020 Hakan Buzoğlu. All Rights Reserved.
ByFlash Web Agency