- Gösterim: 10557
Hiperhidrozda cerrahi tedaviler sadece koltuk altında tercih edilmektedir. Bu cerrahi tedaviler;
Invaziv cerrahi uygulamalar: Koltuk altında invaziv cerrahi uygulama olarak kullanılan farklı prosedürler bulunmaktadır.
Cerrahi uygulama öncesi koltuk altında hiperhidroz, terleme alanı saptanır. Bunun için iyot-nişasta testi yapılır. Bu test ile aşırı terleme alanı saptanır ve cerrahi kalem ile alan sınırları işaretlenir.
Bazen bu test yapılmaksızın koltuk altında kıllanma alanın 1-2 cm iç kısmı cerrahi uygulama alanı olarak seçilebilmektedir.
İyot-nişasta silinerek koltuk altında % 70 isopropil alkol ile asepetik koşullar sağlanır. Koltuk altlarına tümesent lokal anestezi uygulanır.
- Apoekrin ve ekrin ter bezlerini içeren koltuk altı derisinin cerrahi olarak kısmi yada total olarak çıkarılması ve sonrasında gerekiyor ise deri greftlerinin uygulanır. Bu yöntem koltuk altında deri ve deri altı dokuların bütünlüğünü bozan bir cerrahi uygulamadır. Uygulama sırasında ve sonrasında ciddi komplikasyon(enfeksiyon, kanama, doku nekrozu, kötü doku iyileşmesi gibi) ve riskler taşımakta, iyileşme süreleri ve hastanın uygulama sonrası günlük aktivitesine dönme süreleri daha uzundur.
- Koltuk altı derisini cerrahi olarak çıkarmadan apoekrin-ekrin ter bezlerine ulaşacak küçük cerrahi kesi uygulanarak cerrahi makas yada küretaj ile ter bezlerinin çıkarılması. Bu yöntem % 50-70 oranında koltuk altı aşırı terleme ve koku problemlerinde kalıcı azalma sağlamaktadır. Ancak cerrahi kesi yerinde skar dokusu oluşmaktadır.
- Bir önceki yentemin ana prosedürü ile aynıdır. Farklı olarak koltuk altının uzun ekseni boyunca ve buna paralel 1.5 cm uzunluğunda kesi/kesiler yapılmakta. Daha sonra bu kesilerden deri altındaki yağ dokusuna ulaşılarak cerrahi makas yada küretaj ile ter bezlerinin çıkarılmakta Skar gelişimini azaltabilmek için Z ve S plastiler yapılarak dikişler uygulanmaktadır.
- Minimal invaziv cerrahi uygulamalar : Cerrahi tedavilerde daha güvenli, komplikasyon oranı düşük ve hastaların iyileşme süreleri daha kısa olan alternatifler geliştirilmiştir. Bu amaçla koltuk altında derinin anatomik ve estetik bütünlüğü bozulmadan sadece ter bezlerinin ortadan kaldırılmasına dönük yöntemler geliştirilmiştir. Bu yeni yöntemler liposuction gibi cerrahi kesi yapılmaksızın deri altı dokularda mekanik olarak küretaj ve suction yapılmaktadır. Küretaj ekrin ter bezleri seviyesinde deri altı yada deri altı + dermal dokular şeklinde yapılmaktadır. Bu yöntemle deri bütünlüğü bozulmadığı için enfeksiyon riski düşük olmakta, uygulama sonrası daha az ağrı olmakta ve iyileşme süresi daha kısa olmaktadır. Bu yöntemle deri altı ekrin, apoekrin ve aporin ter bezleri mekanik olarak küretlenerek suction ile aspire edilmektedir.
Bu yöntemde ilk olarak koltuk altında terleme alanı saptanmaktadır. % 70 isopropil alkol ile asepetik koşullar sağlanır. Koltuk altlarına tümesent lokal anestezi uygulanır. Hasta sırt üstü uzanmakta kol 90º-135º kaldırılmakta. Kolun çok yukarı kaldırılması koltuk altı sinir dokusuna uygulama sırasında hasar yapma riskini arttırmaktadır. Uygulama öncesinde koltuk altı kılların 1 hafta alınması istenmez. Koltuk altına küretaj ve suction için kullanılacak özel kanüllerin girişi için 0.5 cm küçük 2-3 adet kesiler yapılır.
Bu kesi alanından kanüller ile tüm koltuk altına tümesent anestezi uygulanır(tümesent anestezi; dokuların anestezi solüsyonu ile şişirilmesi anlamına gelmekte. Uygulama sırasında ve sonrasında daha yüksek bir hasta konforu, kanama kontrolü ve uygulama sırasında dokuları birbirinden ayırdığı için daha kontrollü doku hasarı sağlamakta. Uygulama yüzey alanına bağlı olarak 100-400 ml lokal nestezi solüsyonu enjekte edilir. Anestezi solüsyonu serum fizyolojik, % 1 lik lidokain, 1:1,000 lik adrenalin ve sodyum bikarbonat içermekte. Tümesent anestezi enjeksiyonu sırasında deri altında dermis-yağ dokusu arasında diseksiyonda sağlanır.
Koltuk altına uygulanan tümesent anestezi sonrası bu kesilerden keskin disektör makasları ile girilerek terleme alanında deri altında tüneller oluşturulmaktadır. Diseksiyonun tak olarak uygulanması önemli. Bunun için diseksiyon cerrahi makası ile tüm koltuk altında deri altı ter bezlerinin mobilizayonu sağlanır.
Sonrasında özel dermal küretler yada liposuction kanülleri ile deri altına girilerek koltuk altı derisinin tamamına aspirasyon ile dermal küretaj yapılır(negatif aspirasyon basıncı için 100 mmHg tercih edilir). Aspirasyon suction cihazı yada küretlere takılan bir enjektörün mekanik aspirasyonu ile yapılabilir. Enjektör ile yapılan mekanik aspirasyonu ter bezlerinin diseksiyonun gözlenmesi için daha doğrudur.
Küret sırasında derinin incelmesi, hatta üzerindeki kılların hemen dökülüyor olması, etkin küretaj yapıldığını göstermektedir. Tüm alanda çalışıldıktan sonra kesi alanlarına dikiş atılmakta ve antibiyotili kremler içeren kompresyon bandajları yapılmakta. İşlem sonrasında koltuk altında hematom ve seroma gelişmemesi için koltuk altına çapraz ağ şeklinde dikişler atılabilmektedir.
Küretajın yeterli yapılıp yapılmadığının kontrolü için uygulama alanındaki deri parmaklar arasında sıkılarak deri altı doku varlığının azalması kontrol edilmelidir.
Yada küret yada liposuction kanülünün uygulama sırasında deri altında çok daha kolay görünür olması küretajın başarılı olduğunu tanımlamakta. Ancak küretaj sırasında dermal damarsal kompleksin hasar görmemesi deride nekroz gelişiminin önlenmesi için önemidir(küretaj sonrası deride belirigin bir eritem-kızarıklık olması dermal damarsal kompleksin sağlam olduğunun ön işareti olurken beyazlaşmış alanlarda nekroz gelişme riski var).
Tüm koltuk altına dermal küretajı bittikten sonra steril serum fizyolojik ile doku altı yıkanır(irigation), kanama kontrolü sağlanır ve uygulama kesi alanları cerrahi dikişler ile kapatılır. Bu arada dermal diseksiyon yapıldığı için koltuk altına bir kaç dikiş uygulanır(bu dikişler uygulam sonrası seroma yada hematom gelişme riskini en aza indirmekte). Uygulama alanına antibiyotikli topikaller uygulanarak 24-48 saat kompresyon uygulanarak pansuman amaçlı kapatılır. İlk 4 gün kolların hareketleri kısıtlanır. Sonrasında günlük aktivitelere hafif hafif izin verilir. 2. haftadan sonra hasta günlük fiziksel aktivitelerine dönebilir. 2. hafta sonra dikişler alınmakta.
Bu uygulamlar sırasında ortopedik artroskopik cerrahide kullanılan otomatik kemik ve kıkırdak kesiciler kullanılabilmektedir. Bu sistemde iç içe iki kanül bulunmakta. Birisi ile küretaj yapılır iken diğer ile sakşın yapılabilmektedir.Bu uygulamayı daha kısa sürede yapmamızı sağlamaktadır.