Rozasea; yüzde kızarma ve yanma atakları ile başlamakta, sonrasında kalıcı kızarıklık, kılcal damarlanma artışı, deride ödem ve doku büyümeleri-tümörlere neden olmaktadır. Çocukluk döneminde başlamakla birlikte, sıklıkla 30-60 yaşlarda gözlenmektedir. Rozasea kadınlarda daha sık görülmekte ve başlıca yanak, çene, alın ve buruna yerleşmektedir. Erkeklerde daha sık buruna yerleşmekte ve kadınlara göre klinik belirtiler daha şiddetlidir.

Rozasea kliniği yavaş ilerleyen bir hastalıktır ve klinik dönemleri bulunmaktadır. Hastalık için 4 dönemden bahsedilmektedir:

I. Dönem

Buna rozasea öncesi ve rozasea başlangıç dönemi de denilmektedir. Sık tekrarlayan yanma ve kızarıklık atakları olmaktadır. Zamanla bunların sıklığı artmakta, özellikle kozmetik bakım ürünlerine hatta akne ilaçlarına cildin toleransı azalmaktadır.

II. Dönem

Kızarmanın yüzün ortasında kalıcı olmaya başladığı dönemdir. Bu dönemde telanjiektazi (kılcal damarlar) bu alanın içinde rahatlıkla gözlenebilmektedir.

III. Dönem

Yüzde kızarıklık daha koyulaşmakta ve kalıcı olmaktadır. Kılcal damarlar artmakta ve aynı alanlarda sivilcelere benzer, papül-püstül olarak tanımladığımız iltihaplı şişlikler de görüntüye eklenmektedir. Bu dönemde konjonktivit, göz kapağı iltihaplanması gibi göz tutulum belirtileri de eklenebilmektedir. Bu dönemde yanaklarda hafif ödem gelişmeye başlamaktadır.

IV. Dönem

Deri ve göz tutulumu daha da artmaktadır. Göz tutulumu görme kayıplarına neden olabilmektedir. Burun kanatlarında, yanaklarda ve çenede kılcal damarlar daha da genişlemiştir. Sebase bezlerin fibrozis ile büyümesi, deride kabalaşmalara neden olmaktadır. Buna "Fima (Phyma)" denilmektedir. Alında metofima (metrophyma), çenede gnatofima (gnathophyma), göz kapaklarında blefarofima (blepharophyma), burunda rinofima (rhinophyma) ve kulakta olduğunda otofima (otophyma) olarak tanımlanmaktadır. 

Dünyada yaygın görülen bir hastalık olması nedeniyle "Dünya Rozasea Komisyonu" bulunmaktadır. Bu komisyon, tanı ve tedavi birliği için her sene raporlar düzenlemektedir. Bu komisyona göre bir kişide rozasea tanısı konulabilmesi için belirlenen klinik kriterler şunlardır: 1 ya da daha fazla birincil ya da ikincil belirtinin olması.

Birincil bulgular:

• Yüzde kızarma

• Kalıcı ve inatçı kızarıklık (kaybolmayan güneş yanıklarına benzemektedir)

• Sivilce kliniğine benzer iltihaplı papül-püstül olarak tanımlanan şişlikler

• Kılcal damarların (telanjiektazilerin) belirgin olması

İkincil bulgular:

• Göz şikâyetleri

• Yüzde yanma ve batma hissi

• Yüzün orta kısmının kuru ve kaba görünümü

• Deride kalınlaşma

• Kalıcı ödem