- Gösterim: 45378
Ev Tozu Akarları (HDM)
İlk tespit edilen ev tozu akarları Euroglyphus maynei ve Dermatophagoides pteronyssinus'tur. Ancak evlerde en sık rastlanan tür Dermatophagoides farinae'dir. Bu akarlar, insanların yaşadığı ev ortamında, özellikle yataklarda bol miktarda bulunur. Yetersiz ısıtma sistemine ve yüksek nem oranına sahip evlerde daha fazla görülürler.
Evlerdeki sayıları, mevsimlere, sıcaklığa ve neme göre değişiklik gösterir. Genellikle yaz ve sonbaharın başlarında en yüksek sayıya ulaşırken, kışın en azdır.
D. pteronyssinus'un ana besin kaynağı insan deri döküntüleridir. Aspergillus penicilloides adı verilen küf türü, D. pteronyssinus ile birlikte yaşar ve akarlar için toksik olan insan derisindeki lipitlerle beslenir.
Alerjenler ve Önleyici Tedbirler
Ev tozu akarlarının en önemli alerjenleri (Der p1 ve Der f1), bu akarların dışkı granülleridir. Ev tozu akarları, atopik dermatit gibi egzama türlerinde rol oynamaktadır. Bu nedenle, alerjenleri azaltmak için aşağıdaki önlemler önerilmektedir:
-
Yüksek vakumlu süpürgelerle evin, özellikle halıların süpürülmesi.
-
Yatak, nevresim ve yastıklarda Goretex gibi özel antialerjik kılıfların kullanılması.
-
Akarları yok etmek için benzil benzoat ve permetrin içeren özel deterjanlarla çamaşırların yıkanması.
Pyemotes Akarları
Pyemotes akarları, tüm böceklerin ve larvalarının parazitidir. Bu akarlar, özellikle tahıl ve pirinç gibi ürünlerde çoğalır ve bu ürünlerle temas eden insanları etkiler. Pyemotes tritici ve P. ventricosus bu türlerin başlıcalarıdır.
Tydeidae Ailesi Akarları
Bu akarlar genellikle ağaç kabuklarında yaşar ve onlarla temas eden insanlarda egzama gibi cilt reaksiyonlarına neden olurlar.
Bitki Akarları
Tetranychidae ailesine ait akarlar, süs bitkilerinde yaşar ve insan derisinde tahrişe ve ürtiker (kurdeşen) oluşumuna yol açabilir.
Cheyletiella Akarları
Bu akarlar, başta kedi, köpek ve tavşanlar olmak üzere tüm memelilerin derisi üzerinde, tünel açmadan yaşarlar. Hayvanlarda genellikle belirti vermezler ya da hafif kaşıntı ve sırt bölgesinde aşırı kepeklenmeye neden olurlar. İnsanlarda ise çok sayıda kaşıntılı papül (küçük kabarcık) oluştururlar. Tanı için evdeki kedi veya köpek taranır ve tarama materyali mikroskop altında incelenir.
Ev Faresi Akarları (Liponyssoides sanguineus)
Bu akarlar, Rickettsia akari enfeksiyonuna bağlı riketsiyal çiçek hastalığı için vektörlük yapar. Ateş, leke ve kabarcıklarla seyreden bu nispeten hafif hastalık, ilk kez 1940'larda New York'un Bronx bölgesindeki bir çöp grevi sonrasında, ev faresi popülasyonunun artmasıyla tanımlanmıştır.
Harman Akarları (Trombiculidae)
Ekin biti olarak da bilinen bu akarların 1200'den fazla türü tanımlanmıştır. İnsanlarda yoğun kaşıntıya neden olmalarının yanı sıra riketsiyal enfeksiyonları da taşıyabilirler. Bu akarlar, ağızlarındaki özel pençelerle insan derisine tutunur ve sitolitik (hücre parçalayıcı) tükürük salgılarını derinin epidermis tabakasına enjekte ederler. Bu tükürük, epidermiste tüp benzeri kanallar açmalarına yardımcı olur ve akarlar bu kanallardan beslenirler. Akarların tükürük salgısına karşı gelişen tahriş, kaşıntının ana nedenidir.
Bu akarlara maruz kalma, genellikle bitkiler ve tarım ile uğraşan ya da bu tür alanlarda yürüyen insanlarda görülür. Döküntüler ilk olarak ayaklarda ve bileklerde başlar, daha sonra kalça, genital bölge, koltuk altı, el bilekleri, dirsek önü ve giysi altında kalan bölgelerde ortaya çıkar.
Kuş ve Kemirgen Akarları (Gamasida)
Dermanyssid ailesi, kuş ve memelilerin kanıyla beslenen parazitlerdir. Özellikle evcil veya yabani kuşların yuvalarında bol miktarda bulunurlar. Bu akarlar, yuvaların yapıldığı alanlardan hava sirkülasyonuyla, kümes hayvanlarından, veterinerler gibi meslek grupları aracılığıyla ya da kuşlarla doğrudan temas yoluyla insanlara bulaşarak sorunlara neden olabilirler. İnsanlarda kaşıntılı, deriden kabarık papüller gelişir.
İnsan Kıl Kökü Akarları (Demodicidae)
Demodex folliculorum insan derisindeki pilosebase ünitelerin içinde yaşayan bir akar türüdür. Yaklaşık 0.3-0.4 mm uzunluğundadır. D. brevis ise daha küçük olup sebase ve gözdeki meibomian bezlerinde bulunur.
D. folliculorum'un yaşam döngüsü 2 haftadır. Bu akarlar, sebumun (yağ) bol olduğu bölgelerde yaşarlar. Özellikle alın, yanaklar, burun ve nazobial kıvrım gibi yüz bölgelerinde bulunurlar. Bunun yanı sıra saçlı deri, dış kulak yolu, kirpikler, gövde üst kısmı ve göğüslerde de saptanmışlardır. Hatta penis, mons veneris, kalça ve ağız içindeki ektopik sebase bezlerde bile varlıkları gösterilmiştir.
Akarlar, kıl kökü yapısına ağızları içeride olacak şekilde yerleşir. Bir kıl kökünde 2 ila 6 adet akar bulunabilir. Bu akarlar sadece yeni doğanlarda yoktur; yaşla birlikte sayıları ve yerleşim alanları artar.
Neden Olduğu Hastalıklar ve İlişkili Durumlar
D. folliculorum, orta ve ileri yaştaki kadınlarda yüzde görülen pityriasis folliculorum hastalığına neden olabilir. Bu rahatsızlık, yüzünü nadiren yıkayan veya yüz temizleme ürünleri kullanmayan kişilerde daha sık görülür. Pityriasis folliculorum'da, yaygın kızarıklık ve kıl kökü tıkaçları gözlenir; cilt yüzeyi "rende yüzeyi" gibi bir görünüm alabilir.
Son yıllarda, Bacillus oleronius bakterisi D. folliculorum'dan izole edilmiştir. Bu bakterinin iltihaplanmada ve rosacea (gül hastalığı) gelişiminde rol oynadığı düşünülmektedir.
Ayrıca, lösemili, MF (mycosis fungoides) ve AIDS hastalarında, papül ve püstül şeklinde lezyonlarda bu akarlara rastlanmıştır.
Bu akarlardan bazı mantar sporları ve Mycobacterium leprae (cüzzam bakterisi) de izole edilmiştir.